Abdest Nuru
Sanli sahabi Ebu Hureyre (radiyallahü Anh)'den:
Kainatin Fahri bir gün Medine kabristanina gelip söyle seslendi:
- Ey Mü'min kavimler yurdu! Size selam olsun..... Insallah biz de size katilacagiz... Kardeslerimi görmeyi isterdim!
Sahabiler:
- Ey Allahin Resulü, dediler, biz senin kardeslerin degil miyiz?
Cevaben dediler ki:
- Siz benim sahabilerimsiniz!....Kardeslerimiz ise, henüz (dünyaya) gelmemis olanlardir!....
- Ey Allahin Resulü! Henüz gelmemis olan ümmetinizi nasil taniyacaksiniz?
- Bir kimsenin tamamiyle ayni renkte olan atlar arasinda alni ve üc ayagi ak bir ati bulunursa, (hic) onu tanimaz mi?
- Evet, tanir!...
- Öyle ise, kardeslerimiz yüzleri el ve ayaklari abdest nuru ile parlak olarak (mahser yerine) geleceklerdir. Bende bunlardan önce gidip havuz basinda onlari bekliyecegim!
Abdest nur ile parildayarak Nebiler Serverinin havuzuna kosanlara ne mutlu!.... O gün Haktan yüz cevirenler nedametle baslarina topraklar sacacaklardir....Ezan sesine kulagini tikayanlar, ömür sermayesini kahve köselerinde pinekleyerek tüketenler bilmem ki, musalla tasinda nasil yatacaklar?...
Kaynak: Secme Dini Hikayeler - Mustafa Necati Bursali