TMMOB ve ELEKTIRIK MUHENDISLERI ODASININ NUKLEER ENERJI UZERINE RAPORU | ||||||||||||||||||
GER�EKLER�N I�I�INDA D�NYA?DA VE T�RK�YE?DE N�KLEER ENERJ� SORUNU Haz�rlayan: Arif K�nar Elektrik M�hendisi Elektrik M�hendisleri Odas� N�kleer Enerji Komisyonu �yesi DPT- VIII. BYKP N�kleer Enerji Alt Komisyon �yesi 14 �UBAT 2000 ��indekiler: * D�NYA N�KLEER ENERJ�DEN VAZGE��YOR! * N�KLEER ENERJ�, �DD�A ED�LD��� G�B� H�� DE UCUZ DE��LD�R! * YA�ANAN Y�ZLERCE KAZA, N�KLEERC�LER� DO�RULAMIYOR! * RADYASYON VE N�KLEER ATIK SORUNU HALA ��Z�MLENEMED�! * DEPREMDE YA�ADI�IMIZ �ZERE, FELAKETLERE HAZIRLIKSIZ B�R �LKEDE; ECEM�� FAY HATTI YAKININA N�KLEER SANTRAL KURULAMAZ! * T�RK�YE, 35 YILDIR N�KLEER SANTRAL PE��NDE KO�TURULUYOR! * T�RK�YE?DE ?ENERJ� KR�Z�? YOK, ?ENERJ� Y�NET�M� KR�Z�? VAR! * T�RK�YE, ENERJ� BAKANLI�I, TEA�, TAEK N�KLEER SANTRAL PROJELER�NE HAZIR DE��LD�R! * T�RK�YE?N�N N�KLEER ENERJ�YE �HT�YACI YOKTUR! * YANLI� B�R ENERJ� VE SANAY�LE�ME POL�T�KASI �ZLEN�YOR! * AKKUYU?NUN YER L�SANS ONAYI, TEKRAR G�ZDEN GE��R�LMEL�D�R! * �ED Y�NETMEL��� AKKUYU?DA UYGULANMIYOR! * AKKUYU?LU K�YL�LER ?ATOM SANTRALINA HAYIR ? D�YOR! D�NYA, N�KLEER ENERJ�DEN VAZGE��YOR! 1950?lerde ? K�leniz Atom ? (1), ? �l��lemeyecek Kadar Ucuz ? (2) olarak lanse edilen ve b�t�n d�nyay� kaplayaca�� varsay�lan n�kleer santrallerden, bug�n h�zl� bir ka��� vard�r (3).1974 y�l�nda Uluslararas� Atom Enerjisi Ajans�?n�n (IAEA) haz�rlad��� bir rapora g�re; 2000 y�l�nda d�nyada 4500 adet n�kleer santral olacakt� (4). Oysa 1998 y�l� sonu itibariyle, 434?� i�letmede olan (5) ve bir�o�u neredeyse 15-25 y�ld�r yap�m� devam eden 31 adet n�kleer santral� toplarsak (6), en fazla 465 adet n�kleer santral olacakt�r. Bu sonu�tan da g�r�l�yor ki, n�kleer santrallerin yayg�nla�t�r�lmas�na ili�kin �ng�r�lerde, on misli bir yan�lg� ve b�y�k bir hayal k�r�kl��� olmu�tur. TAEK eski Ba�kan� ve ayn� zamanda Akkuyu ihale �artnamesini haz�rlayanlardan Prof. Dr. Nejat Aybers?in, 34 y�l �nce yazd��� �ng�r�s�ne g�re; ? 2000 senesinde, d�nyan�n elektrik �retme kapasitesi 4 milyon Mwe olacak ve bunun da % 60 �n� n�kleer santraller te�kil edecektir ? (7). Oysa bug�n, d�nya toplam elektrik �retiminin yaln�zca %17?si n�kleer santrallerden elde ediliyor. D�nya enerjisinin n�kleer enerjiden kar��lanaca�� �ng�r�leriyle, n�kleer santralleri ? zorunlu ve tek ��z�m ? olarak sunan akademisyenlerin, teknokratlar�n ne kadar yan�ld�klar� ortadad�r. N�kleer sekt�rde ya�anan bu b�y�k yan�lg�n�n nedenlerine gelince, ekonomik olarak tam bir ba�ar�s�zl�k ya�anmas�; at�klar�n nas�l bertaraf edilece�inin hala ��z�ms�z olmas� ve bir�ok �lkenin ba��na �ok b�y�k belalar a�mas�; normal i�letme an�nda bile �evreye s�zan ve i�letmede �al��anlara da zarar veren radyasyon yay�l�m�; s�k�a ya�anan ve milyonlarca ki�iyi etkileyen n�kleer kazalar; n�kleer silahlanmay� ve uluslararas� tehditleri art�rmas�; uranyum yak�t� i�letmecili�inin sorunlar�; n�kleer enerjiye kar�� geli�en yurtta�l�k bilinci ve kararl�l���, yenilenebilir; alternatif, temiz enerji kaynaklar�n�n geli�mesi, enerji verimlili�i, enerjinin etkin kullan�m� ve tasarrufu yakla��mlar�n�n yayg�nla�mas� gibi bir�ok konuyu sayabiliriz. N�kleer santrallere sahip olan ve halen kullanan �lkeler, yukar�daki nedenlerden dolay� art�k n�kleer enerjiden vazge�mi�; baz�lar� da hen�z ekonomik �mr� tamamlanmayan santrallerini kapatma yoluna gitmi�lerdir. Ve h�zla yenilenebilir, alternatif enerji kaynaklar�na, enerji verimlili�ine, enerjinin etkin ve do�ru kullan�m�na, tasarrufuna, az enerji kullanan yeni �retim teknolojilerine y�nelmi�lerdir. N�kleer santralleri �lkemizde g�ndeme getiren n�kleerci politikac�lara, b�rokratlara, teknokratlara, firmalara ve onlar� destekleyen akademisyenlere, �u sorular�n sorulmas� gerekmektedir: N�kleer santraller iddia edildi�i kadar �evreci, temiz, risksiz, ucuz, sorunsuz, tehlikesiz ise; bize bunlar� satmaya �al��an ABD?de 1978 y�l�ndan (8), Almanya?da 1982 y�l�ndan, Kanada?da 1978 y�l�ndan itibaren yeni bir n�kleer santral sipari�i niye yok? (9). �lkemizdeki n�kleercilerin g�z bebe�i olan Fransa ise, 1997 y�l�ndan itibaren 2010 y�l�na kadar n�kleer program�n� ask�ya ald� (10). Ge�ti�imiz Eyl�l ay�nda, Ye�illerin �evre Bakan� Dominique Voynet taraf�ndan, Fransa tarihinde ilk kez bir n�kleer santralin, Carnet N�kleer Santrali?nin yap�m� durduruldu. Mart 1997 Monju?dan sonra, Eyl�l 1999?da Tokaimura?da ya�anan Japonya?n�n en b�y�k n�kleer kazas� nedeniyle, Japonya halk� da n�kleer santrallere kar�� ��kmaya ba�lad�. Japonya?da daha �nceleri de,1996 y�l�nda Maki kasabas�na yap�lmak istenen n�kleer santral i�in, halk; referandumda ? hay�r ? demi�ti. Kanada?da, 13 A�ustos 1997 tarihinde 21 adet CANDU n�kleer santralinden 7?si, ABD?li ve Kanada?l� uzmanlarca yap�lan denetimlerde (bu raporun �evirisi TEA� N�kleer Santraller Dairesi?nde mevcuttur) yetersiz, tehlikeli ve y�netim hatas� bulundu�u i�in kapat�ld� (11). E�er kendi n�kleer teknolojisini geli�tiren bir �lke bile, �lkesinde art�k n�kleer santral yapam�yor ve var olanlar� sa�l�kl� olarak i�letemiyorsa, nas�l olur da bizim gibi bir �lkeye n�kleer santral sat�p, garanti verebiliyor? Avusturya?da yap�m� 1978 y�l�nda biten Zwentendorf N�kleer Santral�, referandum sonucu hi� �al��t�r�lmadan kapat�ld�. Filipinler?de Marcos zaman�nda bitirilen Bataan N�kleer Santral?i, yap�lan binlerce m�hendislik hatas� ve g�venlik nedeniyle i�letmeye al�nmad�. Brezilya ise, yap�m� bitmekte olan ikinci santralinden ve 1.1 milyar dolar harcad��� ���nc� n�kleer santralinden vazge�ti. �sve�, 1980 y�l�nda yap�lan referandum sonucunda 2010 y�l�nda, elektri�inin %46?s�n� elde etti�i t�m n�kleer santrallerini kapatma karar� ald� ve ge�en y�l kas�m ay�nda Barseback-1 santralini s�kmeye ba�lad�. �talya, 1987?de yap�lan referandum sonucu, n�kleer enerjiden vazge�ti ve n�kleer santrallerini kapatt�. Bel�ika, AB?nin yo�un bask�s� sonucu santrallerden birisini kapataca��n� a��klad�. Rusya, etkileri hala devam eden �ernobil facias�ndan sonra, daha �nce planlad��� onlarca santral projesini iptal etti. �in, daha �nce sipari� verdi�i t�m n�kleer santrallerini, ask�ya ald�. Endonezya, Tayland ve Vietnam gibi Asya Kaplanlar�!, n�kleer planlar�n� terk ettiler. Vazge�en di�er �lkeler ise �unlar; Avusturalya, K�ba, Portekiz, �rlanda, L�ksemburg, Danimarka, Yunanistan, �spanya, Finlandiya, �svi�re, Hollanda, �ngiltere, Danimarka, �sko�ya, Yeni Zelanda (12) ? N�kleer Enerji Verileri ? kayna��na g�re, mevcut ve bir t�rl� bitirilemeyen n�kleer santraller d���nda, planlanan 31 adet n�kleer santralden 20?si Japonya, 8?i G.Kore, 1?i, Macaristan ve 2?si T�rkiye olarak g�z�k�yor (13). Japonya, meydana gelen kazalardan sonra, yap�m� s�ren 2 adet d���nda, 20 adet n�kleer santral plan�ndan vazge�mek zorunda kald�. Ayn� �ekilde, Ekim 1999?da G.Kore? nin Wolsung N�kleer Santrali?nde de, Japonya?dakine benzer bir kaza ya�an�nca, G.Kore de bekleme s�recine girdi. �imdi n�kleer lobilerin g�z�, kula�� ve eli yaln�zca T�rkiye?ye odaklanm�� durumda. Hemen hemen her konuda; demokrasi, insan haklar�, eskimi�, zararl�, kirli teknolojiler, at�klar vb. konular�nda �ifte standart uygulayan bat�l� �lkeler, art�k kendi halk�na reva g�r/e/medikleri n�kleer santralleri de, batmakta olan n�kleer sekt�rlerini kurtarmak i�in, bizim gibi �lkeleri pazarl�yorlar. T�rkiye?ye CANDU reakt�rlerini satmaya �al��an AECL?in Ba�kan� Reid Morden ��yle s�yl�yor; ? Bizim end�strinin ya�amsal deste�i, �lke d���ndaki pazarda ba�ar�l� olmam�za ba�l�d�r ? (14). N�kleer lobilerin iddia etti�i gibi, bu �lkeler art�k enerjiye ihtiya�lar� olmad���, enerji taleplerinin artmad��� i�in de�il, aksine yenilenebilir kaynaklara ve enerji verimlili�ine, tasarrufuna y�neldikleri i�in, n�kleer enerjiden vazge�iyorlar. �rne�in son 10 y�lda, n�kleer santral yerine, ABD?de 2650 Mw, Almanya?da da 4000 Mw r�zgar enerjisi kuruldu. N�KLEER ENERJ�, �DD�A ED�LD��� G�B� H�� DE UCUZ DE��LD�R! Risklerini, radyasyon ve at�k problemlerini, telafi edilemeyen kazalar�n� bir yana b�rak�rsak, n�kleer santraller d�nyan�n en pahal�, hatta geli�mekte olan �lkeleri bat�ran bir enerji tercihidir. D�nyan�n en bor�lu 8. �lkesi olan T�rkiye, ayn� yolu bizden �nce deneyen ve n�kleer enerjiye kucak a�t�r�lan en bor�lu di�er �lkeler ( Meksika, �in, Hindistan, G.Kore, Brezilya, Arjantin, Rusya ) gibi, ad�m ad�m iflasa do�ru gidiyor. Ka��t �st�nde hesaplanan ve tekliflerde hep d���k g�sterilen n�kleer enerji birim fiyatlar�, hi�bir zaman ger�ekle�memi�tir. �lk yat�r�m ve normal i�letim maliyetleri �ok y�ksek olan n�kleer santraller, 30-35 y�ll�k ekonomik �m�rleri boyunca s�k�a kar��la��lan kazalar, devre d��� kalmalar, bak�mlar ve onar�mlar nedeniyle �ok pahal�ya enerji �retirler. D�nyan�n en sayg�n ekonomi dergilerinden FORBES?in ; ? N�kleer ��lg�nl�k ? ba�l�kl� kapak yaz�s�nda; ? ABD n�kleer g�� program�ndaki ba�ar�s�zl�k, ABD i� d�nyas�ndaki en b�y�k i�letmecilik felaketidir ? denilmektedir (15). N�kleer enerji maliyetleri konusunda �nde gelen bir otorite olan ve ABD?de Enerji Bakanl���?na dan��manl�k yapan, Ba�kan Bill Clinton?un en deneyimli n�kleer enerji ekonomisti olarak adland�rd��� C. Komanoff, 1968 ve 1990 y�llar� aras�nda, ABD?deki n�kleer enerji �retimi �zerine kapsaml� bir ara�t�rma yapt�. Bu ara�t�rman�n bulgular�na g�re, ticari n�kleer �retim hakk�nda yeterli verilerin oldu�u bu y�llar aras�nda, n�kleer enerjinin ortalama Kw/saat maliyeti; 7.2 sent ��kt� (16). 1988 y�l�nda ABD?de �retilen ve t�keticilere sat�lan en pahal� elektrik; 11.93 sent?e y�ksek maliyetli n�kleer enerjiden dolay�, New Hampshire eyaletinde ger�ekle�mi�tir (17). Oysa Akkuyu N�kleer Santral� tekliflerinde �nerilen Kw/saat maliyet ise, 2.5-3.5 sent olarak g�sterilmektedir. �lkemize �nerilen santrallerin maliyetlerine, at�klar�n saklanmas� i�in harcanacak y�ksek mebla�lar ve s�k�m masraflar� dahil de�ildir. Asla hesaplanamayacak olan bir ba�ka bedel ise, herhangi bir n�kleer kaza sonras� ortaya ��kan, ��kacak olan toplumsal, �evresel maliyettir. �ngiltere?de n�kleer enerjinin ger�ek maliyetlerinin sakland���, kamuoyuna deklere edilenden �ok daha y�ksek oldu�u art�k kabul edilmi�tir. �ngiltere Ba��ms�z Elektrik �reticileri Ba�kan� David Porter?in a��klamas�na g�re; ? N�kleer santralden elde edilen elektri�in fiyat�n�n y�ksek oldu�u ortaya ��kt�ktan ve Londra Belediyesi?nin sekt�r�n bu k�sm�n�n �zelle�tirilmesine s�rt�n� d�nmesinden sonra, Enerji Bakanl��� n�kleer santralleri ya�atabilmek i�in subvansiye etmeye karar verdi.? (18). ABD, �ngiltere ve di�er b�t�n bat� �lkelerinden sonra, n�kleercilerin g�zbebe�i olan Fransa?da da, ger�ek maliyetler art�k tart���lmaya ba�land� ve Fransa?da 2003 y�l�nda yeni bir do�al gaz g�� santral�n�n, n�kleer santralden �ok daha ucuza elektrik �retece�i kabul edildi. Bir devlet politikas� olarak bug�ne kadar sorgusuz sualsiz devam eden n�kleer enerji politikas�, Fransa?n�n d�� borcunu art�rm��, yaln�zca EdF?in n�kleer santrallerden kaynakl� borcu, 30 milyar dolara ula�m��t�r (19). N�kleer santrallerin yat�r�m maliyetleri, 1975 ile 1985 y�llar� aras�nda 4 kat�na ��kt� (20). Bunun �nemli bir nedeni, mevzuatlar�n, lisanslaman�n olduk�a zorla�mas� ve halk�n tepkilerinin giderek artmas� sonucu, yap�m� 14-22 y�l s�ren n�kleer santral maliyetlerinin s�re� i�inde katlanarak artmas�d�r. Ayr�ca, ya�anan y�zlerce ciddi kazadan sonra, n�kleer santral g�venli�ini daha da art�rmak i�in, ek masraflar yap�lmas� da, maliyetleri ola�an�st� art�rmaktad�r. TEK N�kleer Santraller Dairesi eski Ba�kan� G�ng�r Bozkurt, Akkuyu N�kleer Santrali?ne verilen fiyat tekliflerinin ger�ek�i olmad���n� iddia ediyor; ? Kw?i, 2.5 sente d�nyan�n hi�birinde verilememektedir ve ke�if bedeliyle elektrik �reten n�kleer santral ��kmam��t�r. Benim �al��t���m Amerika?daki n�kleer santralden �rnek vereyim. Amerika?da enflasyon yoktu, 1983 ve 1984?te, 500 milyon dolarl�k ilk ke�if yapt�k, 3.2 milyar dolar harcand� ve i�letmeye a��lmam�� durumda. Amerika?da 2-3 tane n�kleer santral i�in 10 milyar dolar harcad�lar, sonra k�m�re, do�al gaza �evirdiler ? (21). Kanada?da CANDU reakt�rlerinin tasar�m�nda 12 y�l kontrol m�hendisi olarak �al��m�� olan Ate�an Aybers, g�venli santral maliyetleri konusunda �lkemiz i�in �ok �arp�c� ve dikkat �ekici uyar�larda bulunuyor; ? Ancak, sanayile�mi� �lkelerde oldu�u gibi g�venlik sistemlerinin gere�i ve yap�m harcamalar� astronomik rakamlara y�kseltecektir. Bu gizli ve gerekli maliyetlerin g�z ard� edilmemesi gerekir. Kamuoyunu tatmin edecek �l��lerde g�venceli bir n�kleer reakt�r�n in�a edilmesi ve operasyonu ola�an�st� masraflar i�erir ? (22). ABD N�kleer Denetim Komisyonu ( NRC ) taraf�ndan yay�nlanan bir rapora g�re ( NUREG -0586, S.15 ) ; 1000 Mw?l�k bir n�kleer santral�n s�k�lme maliyeti 200 milyon dolar olarak hesaplanm��t�r. Buna, s�k�lme sonucu ortaya ��kan 18 000 metrek�p radyoaktif yak�t ve malzemenin �evreden yal�t�m gideri olan 500-700 milyon dolar eklenir ve reakt�rde bir kaza olmad��� kabul edilirse, bir reakt�r�n 25-30 y�l sonra emekliye ayr�lma bedeli, iddia edildi�i gibi reakt�r maliyetinin y�zde 10, y�zde 5?i de�il, en az yar�s� civar�nda olaca�� ortaya ��km��t�r ( 23). Hatta son y�llarda yap�lan hesaplamalara ve ya�anan pratiklere g�re, s�k�m ve at�k maliyetlerinin; ilk santral yat�r�m maliyetlerinin 1-2 kat� kadar olaca�� hesaplanmaktad�r. 105 milyar dolar d�� borcu olan T�rkiye?ye, tanesi 4-5 milyar dolardan 10 adet n�kleer santral sat�lmas� planlanm��t�r. D�� borcumuzu en az yar� yar�ya art�racak olan ve �ernobil gibi olas� bir Akkuyu N�kleer Santral kazas�nda, �lkenin alt�ndan asla kalkamayaca�� �ok bir a��r maddi y�k getirecek olan bu maceradan acilen vazge�ilmelidir. YA�ANAN Y�ZLERCE KAZA, N�KLEERC�LER� DO�RULAMIYOR ! N�kleer enerji sekt�r�n�n ve yanda�lar�n�n hep yan�lt�c� olan ve bir t�rl� ger�ekle�meyen ?bilimsel?! �ng�r�lerinden, kaza ve risk istatistikleri de pay�n� alm��t�r. �rne�in, �T� N�kleer Enerji M�hendisli�i B�l�m� ��retim �yelerinden Prof. Dr. Osman Kemal Kadiro�lu?nun iddias�na g�re; ? Bu t�r yap�lan analizler sonunda, bir n�kleer santral�n korunun ergimesi ve �evreye radyasyon salmas�, yolda y�r�yen bir insan�n ba��na meteor d��me olas�l���ndan biraz daha fazlad�r ? (24). Benzer bir�ok akademisyenin �ok ?zekice? geli�tirmi� olduklar� bir ba�ka arg�man da; ? U�ak d���yor diye u�a�a binmeyelim mi ya da arabalar kaza yap�yor arabaya binmeyelim mi? ? diyerek, elma ve armutlar� birbirine kar��t�rd�klar� benzetmedir. �ncelikle insanlar u�a�a ya da arabaya, t�m risklerini bilerek ve bunu zaten kabul ederek biniyorlar. D�nyadaki t�m sigorta �irketleri u�ak ve ara� yolcular�n� sigortal�yor, ama n�kleer felaket sonucundaki ma�durlar� sigortalam�yor. Ayr�ca bir u�ak kazas�nda, maksimum olarak u�aktaki yolcu say�s� kadar bir maddi ve manevi kay�p ger�ekle�ebilir. Oysa bir n�kleer santral kazas�nda ise; santral�n civar�nda ya�ayan binlerce insandan tutun da, binlerce kilometre uzakl�ktaki ba�ka �lkelerde ya�ayan milyonlarca insana kadar, ya�ayan t�m canl�lar, toprak ve hava etkilenir. Hem de binlerce y�l etkisi devam edecek olan radyasyon da cabas�. N�kleer enerji yanda�lar�n�n �ne s�rd�kleri gibi d�nyada yaln�zca 3 n�kleer santral kazas� ya�anmad�. En b�y�kleri olan ve kamuoyuna a��klanmak zorunda kal�nan 1957 Windscale (�ngiltere), 1979 Three Mile Island (ABD) ve 1986 �ernobil (Sovyetler Birli�i) felaketi d���nda, her an �ernobil felaketine d�n��ebilecek b�y�kl�kte y�zlerce kaza ya�ad� d�nyam�z. N�kleer Fizik�i Prof. Dr. Hayrettin K�l��?�n aktard���na g�re; ? Sadece ABD?de, bug�ne kadar N�kleer Denetleme Komisyonu?nun ( NRC ) kay�tlar�na g�re, felakete yol a�abilecek derecede 169 kaza olmu�tur. Japonya?da 1992 y�l�nda tam 20 tane �nemli kaza rapor edilmi�tir. 1992 y�l�nda Rusya, uluslararas� kurulu�lara 205 kaza rapor etmek mecburiyetinde kalm��t�r ? (25). �ngiltere?de ise gizlenen ve sonra ortaya ��kar�lan 17 ciddi n�kleer kaza ya�anm��t�r (26). 30 Eyl�l 1999 g�n� Japonya?n�n Tokaimura N�kleer Santrali?nde meydana gelen ve yine d�nyan�n y�re�ini a�z�na getiren kazada, 49 i��i y�ksek radyasyon alarak tedavi alt�na al�nd�; 1 teknisyen �ld�. Santral civar�nda ya�ayan 310 bin ki�i evlerinden d��ar� ��kar�lmad�, 10 kilometrelik b�lge yasak alan ilan edildi. Radyasyon oran� normalin 15 bin kat�na ��kt� (27). Modern, g�venilir y�ksek teknolojilere sahip, �al��kanl�klar� ve sorumluluklar�yla �nl� Japonlar bile, ba�tan savma i�letme anlay���na sahip olduklar�n� itiraf ettiler. Santral�n yetkilisi Hideki Motoki; ? Son 4 y�lda kurallara ayk�r� �eyler yap�ld�. ? itiraf�nda bulundu ve kaza ile ilgili yap�lan ara�t�rmalar sonucunda, tesisteki i��ilerin ve yetkililerin e�itimlerinin, deneyimlerinin iyi olmad��� ortaya ��kt� (28). Bu kazadan 5 g�n sonra, G�ney Kore?de Wolsung N�kleer Santrali?nde benzer bir kaza meydana geldi ve resmi a��klamaya g�re, 22 ki�i y�ksek radyasyona maruz kald� (29). �ngiltere?deki Windscale N�kleer Kazas�?n�n boyutlar� tam olarak a��klanmad� ve tam 25 y�l sonra kaza oldu�u ortaya ��kar�ld�. ABD?de meydana gelen TMI kazas�nda ise, yakla��k 2 g�n i�inde 900 bin ki�i tahliye edildi ve bunun maliyeti yakla��k1milyar dolar� buldu. �ernobil felaketi ise hala haf�zalardan ��kmad�. N�kleercilerin iddialar�n�n aksine, kaza an�nda do�rudan �len 31 ki�i d���nda, binlerce ki�i ald�klar� y�ksek dozdaki radyasyon sonucu ge�mi� y�llar i�inde �ld� ve gelecek nesiller de �lmeye, sakat kalmaya devam edeceklerdir. 1992?de Rio de Janerio?daki D�nya Zirvesinde, Ukrayna �evre Bakan� Dr. Yuri Scherbak, �lkesinde 1986 y�l�nda meydana gelen �ernobil felaketi sonucunda 6000 ki�inin �ld��� ve �l� say�s�n�n 40.000?e varaca��n�, ayr�ca y�z binlerce insan�n da kansere yakalanaca��n� s�ylemi�tir. Ukrayna ve Rusya d���nda, ba�ta T�rkiye ve Kuzey Avrupa olmak �zere milyonlarca insan, hayvan ve toprak kirlendi, etkilendi. D�nyadaki ekonomi otoriteleri taraf�ndan, hesaplanan mevcut zarar ve gelecek nesillere maliyeti; 350 milyar dolar olarak belirtilmi�tir (30). N�kleer santral kazalar� ka��n�lmazd�r. ��nk� �ok karma��k ve birbirleriyle s�k� ba�lant�l� ve e�lenik bir milyon civar�nda irili ufakl�; elektronik, mekanik, pn�matik, elektromekanik | ||||||||||||||||||
mod�lden olu�an bilgisayar kontroll� bir i�letim sistemine sahip n�kleer santrallerde, en ufak bir mod�lde meydana gelebilecek aksakl�kta ve ar�zada, ona ba�l� ba�ka sistemlerin devre d��� kalmas�, ayn� zamanda da kestirilemeyen bir�ok ciddi zincirleme aksakl���n ortaya ��kmas� muhtemeldir. Bu t�r kazalar giderek daha s�k meydana gelmektedir. Sistem; ne kadar karma��k ve y�ksek teknolojiyle �retilmi�se, risk ve kaza oran� azalmaz, aksine artar. Bir �eli�ki gibi g�r�nen bu olguya en iyi �rnek, 1986 y�l�nda �ernobil felaketinin oldu�u y�l, NASA?da binlerce fazla uzman�n y�llarca �zerinde �al��t��� ve tekrarlamal� olarak, d�nyan�n en geli�mi� bilgisayarlar� taraf�ndan kontrol edilen Challenger Uzay Meki�i, f�rlat�l���ndan birka� saniye sonra i�indeki 7 ki�i ile havada patlad�. Keza hepimizin g�z bebe�i olan ve Fransa?daki en son ileri teknoloji ile �retilen T�RK-SAT Uydusu, 1994 y�l�nda canl� yay�nda f�rlat�l���ndan hemen sonra infilak etti. Tabi ki bir a��klama hemen bulundu ve her ikisi i�in de; ?teknik bir ar�za? oldu�u s�ylendi. Peki bize sat�lmaya �al���lan bu ?en geli�mi� ve g�venli?! n�kleer santrallerin; ? teknik bir ar�za ? yapmayaca��n�n veya TMI, �ernobil, Tokaimura N�kleer Santrallerinde ya�and��� gibi ? insan hatalar� ? kaynakl� kaza yapmayaca��n�n garantisini, g�vencesini kim verebilir, hele de ��p� patlay�p 38 ki�inin �ld��� bir �lkede? Burada s�z�, atom bombas�n�n yap�m�n� ger�ekle�tirenlerden ve hidrojen bombas�n�n babas� olarak kabul edilen Prof. Dr. Edward Teller?e b�rak�yoruz; ? Ciddi bir n�kleer aksilik olas�l��� ger�ektir. Bir aksilik durumunda meydana gelecek hasar ise sonsuzdur ? (31). RADYASYON VE N�KLEER ATIK SORUNU HALA ��Z�MLENEMED� ! Uluslararas� Radyasyondan Korunma Komitesi (ICRP) taraf�ndan, n�kleer santrallerde �al��an g�revliler i�in kabul edilebilir (!) radyasyon e�ik de�eri; 1931 y�l�nda 73 rem ve 1990 y�l�nda da 2 rem olarak belirlenmi�, yani yakla��k 36 misli d���r�lm��t�r. Halk i�in ise bu e�ik de�er, 1977 y�l�ndaki 0.5 rem?den, 1990?da 0.1 rem?e d���r�lm��t�r (32). Daha �nce zarars�z olarak lanse edilen de�erlerin, daha sonra zararl� oldu�u anla��lm�� ve bu e�ik de�erler giderek daha da d���r�lmektedir. Bir n�kleer santral�n normal �al��mas� esnas�nda �evreye yayd��� veya kaza sonucu ortaya ��kan radyasyon, canl�lara besin ya da soluma yoluyla ge�er. Bu radyasyonlar, canl� h�creleri meydana getiren atomlar� ve molek�lleri iyonize ederek yap�lar�n� bozar. Ayr�ca, h�cre b�l�nmelerini kontrol eden DNA?lar�n kimyasal yap�s�n� da bozarak, h�crelerin normal olarak ikiye b�l�nece�ini yerde, ��lg�nca milyonlarca birbirinin e�i bozulmu�, programs�zla�m�� h�creye b�l�nerek �remesine ve giderek kansere neden olurlar. Kansere yol a�mas�n�n yan� s�ra radyasyon, bir canl�n�n kal�t�msal yap�s�nda ani de�i�ikler olan genetik mutasyonlara da neden olur. Yap�lan son ara�t�rmalara g�re, d���k dozda radyasyonun da, tahminlerin aksine, insan v�cuduna zararl� oldu�u bulunmu�tur. N�kleer santrallerin civar�nda ya�ayanlarda g�r�len kanser vakalar�ndaki y�zde 400?l�k art��, genetik mutasyonlar sonucu normal olmayan do�umlar, yayg�n l�semi hastal�klar� bunun bir bilimsel kan�t� olarak g�sterilmi�tir (33). �ngiliz H�k�met Yetkilileri, �ngiltere?deki Sellafield Santrali?nde ( ki, eski ad� Windscale olan bu santral, 1957?de ya�anan n�kleer felaketten sonra ad� de�i�tirilerek, kamuoyundaki k�t� imaj� silinmeye �al���lm��t�r) �al��anlara, �ocuklar�nda g�r�len y�ksek l�semi oranlar� ile ilgili ara�t�rma sonu�lar� �����nda, �ocuk yapmamalar�n� tavsiye etmi�tir (34). 1991?de ABD?deki Oak Ridge Ulusal Laboratuar�?nda �al��anlar �zerinde yap�lan incelemelerden sonra, l�semiden �l�m oranlar�n�n, beklenenden % 63 fazla oldu�u saptanm��t�r. ABD?de 1993 y�l�nda yay�nlanan G�neydo�u Massachusetts Sa�l�k Raporu?na g�re, Pilgrim N�kleer Santrali?nin yayd��� radyasyona maruz kalanlar, bu emisyona daha az oranda maruz kalanlardan, 4 kat daha fazla l�semi riski ta��maktad�r (35). Ocak 1999?da British Medical Journal?da yay�nlanan bir makalede, Fransa?n�n kuzeyindeki La Hague N�kleer Santrali?nin civar�ndaki sahillerde oynamaya giden ya da deniz �r�nleri yiyen �ocuklar�n l�semiye yakalanmas�n�n, di�erleriyle k�yasland���nda daha b�y�k bir olas�l�k oldu�u belirtiliyordu. Frans�z kamuoyu, medyan�n konuya ilgi g�stermesiyle, bu sorundan haberdar oldu. Yaln�zca 278 g�n �al��t�r�labilen ve art�k kapat�lan 11 ya��ndaki S�perphenix Santrali; Fransa?da ; ?tehlikeli bir beyaz fil? olarak adland�r�l�yor. Bu santralin Fransa?ya maliyeti ise, �imdiden 10 milyar dolar� buldu ve s�k�lmesi i�in de 3.4 milyar dolar daha gerekiyor (36 ). N�kleer santrallerden radyasyon s�zmas�n�n ka��n�lmaz oldu�unu teyit eden Bo�azi�i �niversitesi N�kleer M�hendislik Anabilim Dal� Ba�kan� Prof. Dr. Vural Alt�n?a g�re; ? Reakt�rleri so�utan suya radyasyon kar��mas� m�mk�n. So�utma suyu reakt�r i�inde d�n�p durduk�a radyasyon biriktirir. Bunun, d��ar� s�zmamas� gerekir. Halbuki her sanayi tesiste kaza olas�l��� vard�r. N�kleer reakt�rlerin de ufak tefek kaza sonucu radyasyon s�zd�rmas�, �evre sa�l�k sorunlar�na neden olmas� ka��n�lmazd�r. Nitekim bunun bir �ok �rne�i var. En geli�mi� �lkelerdekiler de dahil olmak �zere y�zlerce santralde bug�ne kadar s�z�nt� oldu. N�kleer end�stri bu kazalar� saklamaya �al��t�. Saklayamad�klar�n� yalanlad�. ��nk� d�nya kamuoyu, 1960?lardan itibaren n�kleer silahlar kar��s�nda deh�ete kap�ld�k�a, radyasyonun zararlar� anla��ld�k�a, n�kleer santrale kar�� g�vensizlik duymaya ba�lad�. N�kleer end�stri kendini savunmaya �al���rken, n�kleer teknolojiyi sanki kazalardan ar�nm�� gibi g�sterdi.? , ? Radyoaktif at�klar sorunu bizlere, gelecek ku�aklara kar�� sorumluluk y�kleyen ciddi bir sorun. Oysa bu konu adeta hi� tart���lm�yor ? (37). Ortalama g�c� 1000 Mw olan bir n�kleer santral, y�lda yakla��k 27 ton y�ksek d�zeyli, 250 ton orta d�zeyli, 450 ton d���k d�zeyli at�k �retir. Bu at�klar ve t�kenmi� yak�t �ubuklar�, 20 y�l reakt�r�n i�indeki ya da yan�ndaki havuzlarda bekletilir. Radyasyon d�zeyinin d��mesi beklenir. Hen�z d�nyan�n hi�bir b�lgesinde, n�kleer at�klar�n saklanmas� ve imhas� i�in, lisansl� nihai bir ��z�m ve depolama alan� yoktur. Uluslararas� Atom Enerjisi Ajans� (IAEA) 1977 y�l� sonunda reakt�r sahalar�nda ya da ge�ici depolarda, 200 000 ton ( 10 bin kamyon ) t�kenmi� yak�t �ubu�u oldu�unu hesaplam��t�r. Y�lda ortalama 10 500 ton artan bu rakam�n 2010 y�l�na kadar %70 artarak 340 000 tonu ( 17 bin kamyon) a�mas� bekleniyor (38). 1998 y�l�nda �stanbul?da bir bas�n toplant�s� d�zenleyen, Akkuyu N�kleer Santral� ihalesine Frans�zlarla ortak olarak giren Siemens Firmas�?n�n temsilcisi; ? T�rkiye radyoaktif at�klar�n� Toroslar�n alt�na g�mebilir ? demi�tir. Daha sonra da, adeta dalga ge�erek; ? T�rkiye?nin parlak zekal� insanlar�, gelecek 20 y�lda n�kleer at�klar�n ��z�m�n� bulacakt�r ? beyan�nda bulunmu�tur (39). At�klar�n ne kadar ciddi bir sorun oldu�una dair en b�y�k g�sterge, Almanya?da ge�ici depolama i�in se�ilen Gorleben b�lgesine, ge�ti�imiz y�l radyoaktif maddelerin ta��nmas� s�ras�nda, t�m d�nyan�n ilgiyle izledi�i m�cadeledir. �ok tehlikeli at�klar, 20 binden fazla g�stericinin haftalarca, kendilerini demiryolu raylar�na ba�lamalar�, trakt�rlerle yolu kesmeleri sonucu, 30 binden fazla polisin korumas�yla b�lgeye ula�t�r�labildi. Bu yolculu�un bedeli, Almanya?ya 150 milyon marka mal oldu ve onlarca g�sterici, polis yaraland�. N�kleer santrallere sahip bir �ok �lke, bu at�klardan kurtulmak i�in yasal veya illegal yollardan, T�rkiye, Tayvan ve �e�itli Afrika �lkelerini depo olarak kullanmaya �al���yor. �ernobil facias� esnas�nda Atom Enerjisi Kurumu eski Ba�kan� olan Prof Dr. Ahmet Y�ksel �zemre?nin iddias�na g�re; Almanya?dan getirilen 1950 tonluk tehlikeli radyoaktif at�k, para kar��l���, Isparta G�lta� �imento Fabrikas� ile Konya?daki �e�itli tesislerinde yak�larak imha edilmi�tir. Bu �ok ciddi ve �nemli iddiaya kar��, �evre Bakanl���, iki g�n i�erisinde bir ara�t�rma-soru�turma yapt�rarak, ?bu iddian�n ger�ek olmad���n�? tespit etmi�! ve bu h�zla b�rokraside d�nya rekoru k�rm��t�r (40). Sinop civar�nda denizde bulunan radyoaktif at�k varilleri; n�kleer at�klardan kurtulmaya �al��an �lkelerin, ne kadar sorumsuz, ahlaks�z davranabildiklerini ortaya koymu�tur. DEPREMLERDE VE �K�TELL�?DE YA�ADI�IMIZ �ZERE, FELAKETLERE HAZIRLIKSIZ B�R �LKEDE; ECEM�� FAY HATTI YAKININA N�KLEER SANTRAL KURULAMAZ ! �lkemizde ya�anan onlarca traji-komik olaydan, tanker facialar�ndan, ��p patlamalar�ndan, do�al gaz felaketlerinden, trafik kazalar�nda kazand���m�z d�nya �ampiyonluklar�ndan sonra, ya�amad���m�z tek ve en b�y�k ? milli felaketimiz ? kalm��t�, asl�nda k�smen ? O ? da ya�and�. 8 Ocak 1999 g�n� �kitelli?de ya�anan radyoaktif kazada; her g�n televizyonlar�m�zda, daha �nce de �ernobil felaketi sonras� radyasyonlu �aylar�-f�nd�klar� bizlere sorumsuzca i�irip- yediren, n�kleer g�venli�imizden sorumlu-yetkili uzmanlar�m�z�n acemiliklerini ve beceriksiz komik m�dahalelerini ibretle izledik Ya bir de n�kleer santral�m�z olsayd�, neler olurdu var�n siz d���n�n? Maalesef, ? de�i�en ? �a�� yakalamaktansa, yine eski ? felaketler ? �a��n� yakal�yoruz. 17 A�ustos 1999 gecesi ya�anan �z�c� deprem sonras�nda da, devletin, siyasi iktidar�n, yetkililerin, sorumlular�n bu felaket kar��s�nda i�ine d��t�kleri pani�in, yetersizli�in, haz�rl�ks�zl���n, koordinasyonsuzlu�un, beceriksizli�in sonu�lar�n� hep birlikte ya�ad�k. Bu depremin bedelini, yine hi� kimse �demeyecek ve �stlenmeyecek ku�kusuz. Ama bu kez, belki de �lke tarihinde ilk kez, her b�y�k felakette oldu�u gibi, felaket �ncesi yap�lan uyar�lar� dinlemeyen, dahas� bu uyar�lar� yapmaya �al��an sivil toplum �rg�tlerine, meslek odalar�na, g�n�ll� kurulu�lara ve �evrecilere, sa�duyulu-ba��ms�z akademisyenlere sald�ran, onlar� susturmaya �al��an resmi kurum ve kurulu�lar; yurtta�lar�n g�z�nde inand�r�c�l�klar�n� ve dolay�s�yla g�venilirliklerini yitirmi� durumdad�rlar. Bu kez �ok ucuz atlatan T�pra� Rafinerisi; hem aktif fay ku�a��nda kurulmu�, hem de deprem sonras� ��kan yang�nda, en son teknoloji oldu�u iddia edilen yang�n s�nd�rme ve g�venlik sistemlerini devreye sokamam��t�r. Ve bir hafta boyunca devam eden yang�n, ihmaller ve yetersizlikler sonucu bir t�rl� s�nd�r�lememi�, yurtd���ndan gelen yard�mlarla ancak kontrol alt�na al�nabilmi�tir. B�t�n bu ya�anan onca felakete ra�men, daha hen�z ya�amad���m�z, �lkemizin g�r�p g�rebilece�i en b�y�k bir ba�ka ? milli felaket? e ise, Akkuyu N�kleer Santral �halesiyle ad�m ad�m yakla��l�yor. Deprem felaketi ve T�pra�, yaln�zca T�rkiye?yi etkiledi. Uzmanlar, Akkuyu N�kleer Santral�, �srarla 25 kilometre uzakl���ndaki aktif Ecemi� fay hatt� yak�n�na kurulursa, ya�anabilecek olas� bir depremde, tam bir felaket ya�anabilece�ini iddia ediyorlar. �zmir Dokuz Eyl�l �niversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstit�s� Deniz Jeofizi�i Birimi Ba�kan� Prof. Dr. Atilla Ulu�, 13 Nisan 1999 tarihinde Greenpeace ile birlikte �stanbul?da yapt�klar� ortak bas�n a��klamas�nda kamuoyuna �u uyar�lar� yapm��t�r; ? 1991 tarihli �al��mam�zda yer alan bilimsel kan�tlar�n yan� s�ra, Kanadal� meslekta�lar�m�z�n son raporlar� da, Akkuyu?da n�kleer santral kurman�n ger�ek tehlikeler i�erdi�ini g�steriyor. �haleye teklif veren t�m uluslararas� �irketleri ve T�rk ortaklar�n�, Akkuyu sismik a��dan g�venliymi� gibi davranmaktan vazge�meye �a��r�yoruz. B�ylesine tehlikeli bir yat�r�mdan derhal �ekilmelidir .? Prof. Dr. Atilla Ulu�, ayn� zamanda T�rk deniz jeofizik�ileri ile bir �ngiliz jeolo�undan olu�an ve Akkuyu b�lgesinde �al��m�� ekibin bir �yesidir. Bu ekip 1991 y�l�nda, Ecemi� Fay�?n�n Akkuyu K�rfezinin 25 kilometre g�neydo�usundan ge�ti�ini, denizde devam etti�ini ve aktif oldu�unu g�steren bir �al��ma yay�nlam��lard�r (41). 1976 y�l�nda, Akkuyu?da yap�lmas� planlanan n�kleer santral�n yer lisans�na onay veren Ba�bakanl�k Atom Enerjisi Kurumu N�kleer G�venlik Komisyonu?nun �yesi ve halen Galatasaray �niversitesi?nde ��retim �yesi olan N�kleer M�hendis Prof. Dr. Tolga Yarman �ok �nemli uyar�larda bulunuyor; ? Akkuyu mevkiinin sismolojik g�venli�i itibariyle, uzmanlar geli�en ko�ullarda, ayn� bir kanaate sahip g�r�nmemektedirler. Her hal-u karda, evvelce belirli verilerin �����nda olarak var�lan kanaat, bug�n i�in ?mutlak muteber' say�lamayacakt�r. O halde, her ne kadar ? kar�� bir teknik kanaat? serdedilmi� ve Akkuyu?ya kurulmas� d���n�len n�kleer santral�n tasar�m�na ili�kin olarak, ? orta �iddetli hayli bir deprem? yeterli say�lm�� ise de, ? nihai ve hayati karar? i�in bununla yetinmek caiz de�ildir. Bu durumda, kamuoyu nezdinde ?Akkuyu?nun sismolojik g�venli�i? hi�bir ku�kuya yer b�rakmayacak bi�imde kan�tlanmadan, burada bir n�kleer santral kurulmas� y�n�nde ad�m at�lmamal�d�r. Bu �er�evede, Profes�r Sungu ve arkada�lar�n�n Ecemi� Fay Hatt�na ili�kin sav ve kayg�lar� da, muhakkak dikkate al�nmal�, buna d�n�k gerekli �al��malar behemahal ger�ekle�tirilmelidir ? (42). 13 Mart 1992 Erzincan Depremi?ni, 28 Kas�m 1991 tarihinde Atina?da yap�lan Avrupa Sismoloji Komisyonu Toplant�s�na sundu�u tebli�le zaman ve b�y�kl�k olarak tahmin eden Earthquake Forecasts Inc. Ba�kan� Prof. Karl Buckthought taraf�ndan yay�nlanan Rapora g�re; ? 1973-1998 aras�ndaki 26 y�ll�k d�nemi hesaba katarak ki bu d�nemde AECL-CANDU Firmas�n�n �nerdi�i g�venli tasar�m standard�n� a�an bir deprem olmu�tur, Akkuyu?daki N�kleer santral�n 40 y�l �al��mas� halinde depreme ba�l� hasar g�rme olas�l��� en az %50?dir ? (43). Seismican Geophysical Ltd. Ba�kan� Dr. Arsalan A. Mohajer ise �u kayg�lar� dile getirmi�tir; ? N�kleer santral� hangi reakt�r sat�c�s� yaparsa yaps�n, gelecekteki depremlerin konumu, b�y�kl��� ve potansiyel etkilerine ili�kin mevcut belirsizlikler, yeni sunulan verilerin ve 1990?dan bu yana ge�erli en son teknolojilerin �����nda, tarafs�z bir uzmanlar ekibince de�erlendirilmesini zorunlu k�l�yor ? (44). T�RK�YE, 35 YILDIR N�KLEER SANTRAL PE��NDE KO�TURULUYOR ! N�kleer santralleri 35 y�ld�r �lke g�ndeminde tutan, �ok de�i�ik niyetlere sahip �e�itli siyasi gruplar, uluslararas�/ulusal ��kar kesimleri, kurumlar ve ki�iler bulunmaktad�r. N�kleer santralleri kurdurtmaya �al��anlar�n b�y�k bir k�sm�, �lkemizde ba�ka teknoloji ve yat�r�mlarda da ge�erli olan maddi ve ki�isel ��karlar� i�in u�ra��yorlar. Tanesi 4-5 milyar dolar civar�nda olan bu santrallerin, yerli i�birlik�ilerine da��t�lacak komisyonu, promosyonu ve r��veti de �ok b�y�k olaca�� i�in ( bu oran�n %5-10 civar�nda olaca�� s�yleniyor, yani 250-400 milyon dolar civar�nda), n�kleer santral pe�inde ko�an, kraldan �ok kralc� baz� ki�ilerin, lobilerin esas derdi, bu b�y�k pastadan pay kapmak. Bu tip ?malum? ki�ileri ve firmalar�, sermaye gruplar�n� saymazsak, �lkemizde n�kleer teknoloji isteyenleri, kabaca iki temel kategoriye ay�rmak m�mk�n olabilmektedir. �lk grupta, daha �ok n�kleerci akademisyenlerin, m�hendislerin, teknokrat ve b�rokratlar�n olu�turdu�u; n�kleer teknolojiyi ileri ve y�ksek bir teknoloji olarak g�r�p, �lkemizde de bu teknolojinin �yle ya da b�yle muhakkak olmas� gerekti�ini, bu teknolojinin bizatihi �lkenin teknolojik geli�mesini h�zland�raca��n� ve ayr�ca enerji elde etmek i�in �e�itlilik sa�layaca��n�, bir alternatif olu�turaca��n� d���nen, yaln�zca teknokratik bak�� a��s�na sahip geni� bir kesim yer almaktad�r. Bu grubun i�inde yer alan baz� n�kleerci bilim adamlar� da; salt akademik h�rs, ihtiras ve hizmet ettikleri, y�llar�n� verdikleri bu konunun ger�ekle�ti�ini g�rmek istedikleri i�in u�ra� vermektedir. Bu gruba girenlerle, n�kleer santrallerin teknik, ekonomik, sosyal-toplumsal riskleri ve muhtemel olumsuz sonu�lar� �zerine konu�mak ve yanl��l���n�, gereksizli�ini tart��mak, hatta n�kleer teknolojiyi veya en az�ndan �lkemizde n�kleer santral kurulmas�n� savunmaktan vazge�melerini belli �l��lerde sa�lamak m�mk�n olabilmektedir. Bu gruptan bir�ok ki�i kategorik olarak kar�� olmasalar bile; k�smen veya �lkemizdeki mevcut zihniyet ve malum uygulamalar nedeniyle tamamen, T�rkiye?de n�kleer santral kurulmas�na art�k kar�� ��k�yorlar. �kinci grup ise; n�kleer teknolojiyi ilk gruptakilerin gerek�eleriyle savunuyor gibi g�z�ken, ama esas olarak, ba�l� olduklar� ideolojilerinin dayatmas� sonucu yaln�zca ?n�kleer g��?, ?n�kleer silah?, ? atom bombas�?na sahip olmak isteyen radikal milliyet�i ve radikal dinci gruplardan, partilerden olu�maktad�r. Ger�ekte �lkenin enerji ihtiyac�n� kar��lamak, y�ksek teknolojiyi �lkeye tan��t�rmak gibi ?ulvi ? ama�larla de�il, sadece ideolojilerinin tahakk�m�, iktidar h�rslar�n�n bir arac� olarak; ya ?�slam D�nyas�n�n? ya da ?T�rk D�nyas�n�n? liderli�ine soyunanlar bu gruba dahildir. N�kleer santrallere kar�� olanlar� ?geri zekal�lar? olarak tan�mlayan ve uzmanl���n� ? kamyon esnaf� ? �st�ne yapm�� olan MHP Genel Ba�kan Yard�mc�lar�ndan Ula�t�rma Bakan� Prof. Dr. Enis �ks�z, kendisiyle yap�lan bir r�portajda; ? T�rkiye?de bana g�re en az 50 tane atom santral� yapmalar� laz�m.... T�rkiye, bu sayede hem atom bombas� yapabilecek teknolojiyi kavrayacakt�r, hem n�kleer enerjinin t�p sahas�nda, bilgisayar sahas�nda, kimyevi sahalarda da, pek �ok sahada kullan�lmas�n� ��renecektir.... Yani uzaktan kumandal� hale gelmi� ve T�rkiye?ye kar�� d��man unsurlar, saflar, bilgisizler, kand�r�lm�� adamlar toplan�yor, ilimle, teknikle ��z�lmesi gereken bir konuya politik yakla�mak suretiyle geciktiriyor T�rkiye?nin i�ini.? (45) beyan�nda bulunmu�tur. Yine h�k�mette MHP?den Devlet Bakan� olarak yer alan Prof Dr. Ramazan Mirzao�lu ise, daha net ifadelerle bu niyeti �zetlemektedir; ? Kald� ki T�rkiye?nin �ok yak�n zamanda atom bombas�na sahip olmas� gerekmektedir. N�kleer santraller atom bombas� teknolojisi i�in de bir alt yap� olu�turmas� bak�m�ndan ayr� bir �neme haizdir ? (46). Benzer bir yakla��m, Gazi �niversitesi ��retim �yelerinden ve T�B�TAK eski Ba�kanlar�ndan Prof. Dr. S�mer �ahin taraf�ndan, 22 Mart 1995?de Ankara T�SAV?da yap�lan n�kleer teknoloji konulu �zel bir toplant�da, bizzat Alparslan T�rke�?e sunulmu�tur. Bu toplant�da, Prof. Dr. S�mer �ahin, T�rkiye?nin; Ortado�u?nun ve T�rki Cumhuriyetlerin lideri olabilmesi i�in, n�kleer g�ce muhakkak ki sahip olmas� gerekti�i ve bunun da ancak ve ancak iktidara gelmeleriyle m�mk�n olabilece�ini s�yleyerek b�y�k alk�� alm��t�r. MHP Genel Ba�kan� ve Ba�bakan Yard�mc�s� Devlet Bah�eli ile MHP?li Sanayi Bakan� Kenan Tanr�kulu, n�kleer santral i�in Ocak 2000?de yap�lan liderler zirvesinde, atom bombas� teknolojisini de getirece�i gerek�esiyle AECL-CANDU?dan yana g�r�� bildirmi�lerdir (47). Fazilet Partisi Milletvekili Cevat Ayhan, 1993 y�l�nda Refah Partisi ad�na kat�ld��� bir panelde; ? Yani biz bu teknolojiye sahip olal�m. N�kleer teknoloji n�kleer silah i�in de laz�md�r. Ona da sahip olaca��z bir g�n T�rkiye olarak ? ifadesini kullanm��t�r (48). Al�nt�lardan anla��laca�� gibi, bu gruplar�n niyeti do�rudan do�ruya n�kleer bir g�� olmakt�r. �zellikle bu gruplar�n istedi�i ve tercih etti�i n�kleer teknolojiye de bakarak bunu anlamak m�mk�nd�r. Prof Dr. Ahmet Y�ksel �zemre?nin bir yaz�s�nda yer alan ve halen devam eden ihale i�in de benzer tart��malar�n yap�ld���, santral tercihleriyle ilgili ? ilgin� ? bir iddiaya g�re; ? TAEK, kendi uranyumumuza dayanan, yani, n�kleer yak�t bak�m�ndan ba��ms�zl���m�z� garanti edecek olan, ?tabii uranyum yak�tl� ve a��r su so�utuculu? n�kleer reakt�r teknolojisini T�rkiye?nin n�kleer enerji politikas�n�n temel ilkesi olarak kabul etmi�tir. Buna kar��n TEK N�kleer Santraller Dairesi yetkililerinin ille de ABD, Fransa, �ngiltere, Almanya ve Rusya gibi ancak bir ka� �lkenin tekelinde bulunan zenginle�tirilmi� uranyum yak�t� �zerinde �srar etmeleri ise gereksiz ve milli menfaatlerimize zararl� bir polemik do�urmu�tur ? (49). Ulusal teknoloji olsun, yak�t ba��ml�l��� olmas�n ve biz daha sonraki n�kleer santrallerimizi kendimiz kural�m yakla��mlar�yla tariflenen teknoloji; Hindistan, Pakistan ve �in?in atom bombas� yapmak i�in tercih ettikleri CANDU tipi, do�al uranyum kullanan ve teknolojisi do�rudan veya dolayl� olarak transfer edilebilen n�kleer santral modelidir. N�kleer santralleri savunan b�t�n siyasiler, b�rokratlar, teknokratlar, uzmanlar, sa�duyulu yurtta�lar oturup tekrar d���nmek ve bir de�erlendirme yapmak zorundad�rlar. Ama�; �lkenin ve do�an�n, gelecek nesillerin iyili�i ve enerji kullan�m� m�, yoksa yeni g�� dengeleri olu�turma pe�inde ko�mak m�? Y�kselen bu yeni milliyet�ilik dalgas�na kap�larak, sonu h�sranla bitebilecek, �lkenin kaderini do�rudan ipotek alt�na alacak niyetlere yard�mc� olacak bir n�kleer maceraya girmeli miyiz ? �LKEM�ZDE ? ENERJ� KR�Z� ? YOK, ? ENERJ� Y�NET�M� KR�Z� ? VAR ! �lkemizde n�kleer santralleri pazarlayabilmek i�in, 1960?l� y�llardan beri sistemli bir �ekilde; devletin en �st d�zey n�kleokratlar�ndan , pazarlamac� k�l�kl� n�kleer akademisyenlere, enerji yat�r�mlar�ndaki tatl� rantla tan��an politikac�lardan, ? sahibinin sesi ? medya yazarlar�na kadar bir�ok n�kleer enerji savunucusu, enerji krizinde oldu�umuzu ve yak�nda karanl�kta kalaca��m�z� �ne s�r�yorlar. Oysa bu ? enerji krizini ?, devletin bizatihi kendisinin yaratt���n� resmi a��zlar itiraf ediyorlar; ? Bu havay� biz yarat�yoruz. �zel �irketler sekt�re girmekte a��r davran�yorlar. Biz de onlar�n g�z�n� korkutuyoruz ? (50). B�t�n bu korkutmalar�n ve hesaplar�n arka plan�n�, bug�ne kadar yap�lan enerji planlamalar� ve senaryolar�, arz/talep tahminleri olu�turmu� ve bunlar da hep yanl��, genelde de �ok abart�l� ��km��t�r. �rne�in TEK eski Genel M�d�rlerinden G�ltekin T�rko�lu?na g�re; ? 1973 y�l�nda 3.Be� Y�ll�k Kalk�nma Plan�?nda talep tahminleri, 1992 y�l�nda 95 milyar, 1995?de 125 Kwh olarak �ng�r�lm��t�. Bu asr�n sonunda ise 180 milyar Kwh?e kadar gidiyordu. Bug�n elimizdeki resmi talep tahminlerine bakarsa, 2000 y�l�nda 150 milyar Kwh?a d��m�� durumdad�r (2000 y�l�nda ancak 120 milyar Kwh civar�nda olacakt�r. Yazar�n notu ). Bug�n bu talep tahminlerinin neresindeyiz? Demek ki bug�n resmi talep tahminlerine dayanarak kurulacak bir politika, yan�lt�c� olacakt�r. Bu bak�mdan n�kleer santral tart��mam�z, ithal santralleri tart��mam�z, �retim planlar�m�z� bunlara dayand�rmam�z, herhalde ger�ek�i de�ildir. Bug�n do�al kaynaklar�m�z bizi buraya kadar getirmemi�tir. Bundan sonra da 2000 y�l�na, belki 2015?e kadar g�t�recektir ? (51). Yine TEK?de uzun y�llar Genel M�d�rl�k yapan ve enerji ekonomisi konular�nda �al��malar�n� halen s�rd�ren Beh�et Y�cel?e g�re de; ? TEK?in 1993 y�l�na ait tahmin de�erlerine g�re en y�ksek g�� ihtiyac� 11 400 Mw olarak ger�ekle�ecektir. Buna kar��l�k kurulu g�c� 20 300 Mw?a y�kselecektir. Bu durum %80 yedek g�� g�sterir. Bu d�zeydeki yedek g��, T�rkiye i�in savurganl�kt�r. Modern i�letme ko�ullar�nda 16 000 Mw?l�k bir kurulu g�� 1993 y�l� ihtiyac�na uygun d��ecekti ? (52). Enerji planlamalar� konular�nda d�nemlerinin en etkili ve yetkili b�rokratlar�n�n bu �arp�c� a��klamalar�, asl�nda fazla s�ze gerek b�rakm�yor. Resmi kurumlar�nca, en az iki-�� misli fazla arz/talep planlama hatas� yap�lan, kaynaklar�n� birtak�m ��karlar do�rultusunda bo�a harcaman�n �ok s�k ve kolayca yap�ld��� �lkemizde, n�kleer lobiler de bu hasletimizden yararlanarak b�y�k pastadan pay kapmaya �al���yorlar. Bu konudaki en �arp�c� ele�tiri ise, yine devletin en yetkili planlama kurulu�undan; Devlet Planlama Te�kilat�?ndan geliyor. DPT haz�rlad��� enerji raporuyla, Enerji Bakanl��� ve ba�l� kurulu�lar�n� ele�tiri ya�muruna tuttu. ? Enerji Bakanl���?n� ?planlama anlay���ndan uzak? olmakla ele�tiren DPT, 2007 y�l�na kadar yeni proje �al��mas� yap�lmamas�n� istedi. Bota�?�n yapt��� do�al gaz planlamas�n�n ? sa�l�ks�z ve yetersiz? oldu�unu �ne s�ren DPT?ye g�re, Enerji Bakanl��� ile ba�l� kurulu�u Bota� birbirlerinden habersiz santral planlamalar� yapt�lar. Enerji sekt�r�nde �u ana kadar olu�an yap� ve m�ste�arl���m�z taraf�ndan bakanl�kla yap�lan muhtelif yaz��malarda g�ndeme getirilmesine ra�men, enerji planlamas� anlay���ndan uzak uygulamalar sonucunda, �ok say�da santral projesiyle ileri a�amalara getirilmi� olan g�r��meler, bu t�r bir planlama anlay���n�n sekt�rde uygulanmas�n�n bug�n i�in imkans�z k�lmaktad�r ? (53). Benzer �ekilde D�nya Bankas� T�rkiye Direkt�r� Ajay Chhibber, Enerji Bakanl��� M�ste�ar� Yurdakul Yi�itg�den?e g�nderdi�i 9 Kas�m 1999 tarihli mektupta, �u uyar�lar� yap�yor; ? Yeni �retim kapasitesi i�in �nerilen b�y�k yat�r�mlar�n gerekli olup olmad�klar�ndan emin olmak i�in, talep projeksiyonlar� g�zden ge�irilmelidir. Hali haz�rda T�rkiye?nin olduk�a b�y�k yedek marj�n�n olmas� nedeniyle, hen�z hukuki anla�malar� sonu�land�r�lmayan Y�D?ler ertelenmelidir ? . Birbirinden habersiz olarak enerji planlamalar�n� yapan Ba�bakanl�k DPT, Enerji Bakanl���, BOTA�, TEA�, TAEK, DS� gibi kurulu�lar�n, asl�nda ne kadar ?plans�z?, ?koordinasyonsuz? olduklar� ve ya�ad���m�z krizin asl�nda bir ?enerji y�netimi krizi? oldu�u a��kt�r. Bu durum, giderek daha fazla, hem resmi kurulu�lar, hem de en �st d�zey teknokratlar taraf�ndan art�k s�k�a dile getirilmeye ba�lanm��t�r. Bu plans�zl�k ve koordinasyonsuzluk durumu, sadece �lke i�inde ya�anm�yor. Bu durum, uluslararas� platformlarda da s�k�a ya�an�yor. Bir yandan ?mavi ak�m? projesine ye�il ���k yak�l�yor, bir yandan da Azerbaycan, T�rkmenistan ve �ran ile ciddi miktarlar �zerinden do�al gaz anla�malar� imzalan�yor. Bu �lkelerden almay� taahh�t etti�imiz do�al gaz� al�p, planlanan enerji santrallerini de kurarsak; ne n�kleer santrallere ne de termik santrallere ihtiyac�m�z kalacak. DPT?nin, 2005 y�l�nda elektrik enerjisi sekt�r�nde yakla��k 15 milyar metrek�p do�al gaz ihtiyac� belirledi�i, ancak Bota�?�n ayn� ama�la 2005 y�l� i�in 30 milyar metrek�p gaz�n t�ketilmesini planlad���n� ve buna g�re do�al gaz al�m ba�lant�lar�na girdi�i biliniyor. Hatta bu rakamlar, bug�nlerde 55 milyar metrek�pe kadar ��km��t�r. Bu durumda do�al gazda, anla�malardan �t�r�, kullanmasak ta, almay� taahh�t etti�imiz kadar�n t�m paras�n� ? kullan ya da �de ? anla�mas�na g�re �demek zorunda kalaca��z. Yani �lkenin gelece�i ve kaynaklar�, bir tak�m yanl�� planlamalar (DPT?nin de dikkat �ekti�i), siyasi ��karlar (do�al gaz al�nacak T�rki Cumhuriyetlerini kollamak ve Rusya?dan uzak tutulmalar�n�, ba��ms�zla�malar�n� sa�lamak amac�yla), maddi ��karlar nedeniyle (�rne�in, daha yap�m� bile ba�lamayan ama 55 milyon dolar avanslar� al�nan, Samsun- Rusya Do�al Gaz Boru Hatt�n�n yap�m�, ihalesiz olarak bir siyasi partiye yak�n iki firmaya verilmi� oldu�u biliniyor) pe�ke� �ekiliyor (54). �rne�in, �ran ile 8 A�ustos 1996 y�l�nda d�nemin Ba�bakan� Erbakan?�n, b�t�n itirazlara ra�men imzalad��� ? kullan ya da �de ? tipindeki do�al gaz anla�mas� nedeniyle, hen�z yap�m�na bile ba�lanmam�� olan gaz boru hatt� olmad��� i�in, bu hat bitirilene kadar T�rkiye; g�nde 249 bin dolar �demek zorunda b�rak�lm��t�r (55). Maalesef �lkemiz, bir yandan �e�itli hesaplar nedeniyle do�al gaz pe�inde ko�uyor, bir yandan da yabanc� ve yerli firmalar�n i�tah�n� kabartan termik ve hidroelektrik yat�r�mlar�n� ? yap-i�let-devret ? modeliyle devreye sokuyor, ayn� zamanda da ABD ve Avrupa?daki ��karlar�m�z ! i�in n�kleer lobiyle dans ediyor. Herkese mavi boncuk da��t�larak, ? enerji k�pr�s� ? olmay� hedefleyen �lkemiz, kendi enerji yat�r�mlar� ve sanayile�me politikalar�n�, tamamen d�� konjonkt�rlere ba�l� olarak ve g�ndelik politik hesaplamalarla yapmaya �al���yor. Tahkim ve uyum yasalar�n� da tart��madan, sonu�lar�n� hi� hesaplamadan kabul ederek, Uluslararas� �irketlerin boyunduru�una girerek, yeni kapit�lasyonlara imza at�yor ve geri d�n��� olmayan bir cendereye sokuluyor. T�RK�YE, ENERJ� BAKANLI�I, TEA�, TAEK, N�KLEER SANTRAL PROJELER�NE HAZIR DE��LD�R ! �lkemizin bu kadar ? ciddi, riskli ve pahal� ? bir yat�r�ma ger�ekten haz�r olmad���n�, yetkililer kabul etmektedir. Mega projelere hep hayran olan ve n�kleer santral projelerine imza atmay� da �ok isteyen, ama bir yandan da �lkemizin de hen�z buna haz�r olmad���n� teslim eden Cumhurba�kan� Sn. S�leyman Demirel?e g�re; ? Enerjinin tarihini ele alan baz� yazarlar yedinci devrimi yirminci y�zy�lda n�kleer enerjinin ke�finin ve kullan�m�n�n oldu�unu iddia etmektedirler.?,? N�kleer santraller arz ettikleri kaza riskleri ve at�klar�n muhafaza sorunu ve kurulmas� i�in bir�ok �lkenin hen�z ula�mad��� bir geli�me d�zeyi, bundan ba�ka ba�lang��ta herkesin �stlenemeyece�i kadar a��r finansman y�k� gerektirir. B�yle bak�l�nca yedinci enerji devriminden s�z etmek i�in hen�z erkendir ? (56). T�S�AD Ba�kan� Dr. Erkut Y�cao�lu da, benzer bir yakla��m sergilemektedir; ? Ancak T�rkiye?nin bu sekt�re girerken tecr�besi olmad��� i�in hata yapmas�ndan korkabiliriz. N�kleer santral yap�m�n biraz daha erteleyip, baz� konularda gerekli alt yap� olu�turarak bu alan girmek daha emniyetli olur. �uras� muhakkak ki, n�kleer enerjiye girmek, bug�n�n enerji problemini ��zecek bir husus de�ildir.?, ?Elbette...Ben bu i�i geciktirelim diyorum. Bir g�r��te �u: Bunu yapmayal�m, ba�ka kaynaklarla ikame edelim. Evet ikame edebiliriz. N�kleer enerji �u anda �art da de�il.?,? Sorun santrallerin kurulmas�ndan 25 sene ortaya ��k�yor...Yani geli�mi� d�nya bile bundan 50 sene sonra ne yapaca��n� bilemez durumda ? (57). Devleti y�netme gelene�imizi, Enerji Bakanl���?n�, TAEK ve TEA�?�, T�rkiye?deki mevcut teknik alt yap�m�z�, hakim y�netim zihniyetimizi, i� yapma tarz�m�z�, kapasitemizi ve insan malzememizi iyi bilen, 35 y�ld�r devam eden ?n�kleer maceram�z�n? i�inde do�rudan yer alan n�kleer enerji yanda�lar� da, bu konuda ileri s�r�lebilecek, �ok daha �rk�t�c�, �arp�c� ve vahim g�r��ler �ne s�r�yor. �T� N�kleer Enerji Anabilim Profes�rlerinden Osman Kemal Kadiro�lu?nun; ? N�kleer santral ihalesi bu kadro ile olmaz! ? , ? Y�llar boyu yap�lan siyasi atamalar sonucunda TAEK art�k ��lemez ve �lkeye yarar sa�layamaz bir duruma gelmek �zeredir.?, ?TEA�?da n�kleer konularla ilgilenmekle g�revli grup mesleki ve n�kleer konulardaki bilgileri g�z �n�ne al�nd���nda fevkalade yetersiz olduklar� g�r�l�r. Bu kadro ile n�kleer santral ihalesi yap�lmas� zor ve tehlikelidir ? gibi �ok a��r iddialar� var (58). T�rkiye Atom Enerjisi Kurumu?na da benzer ele�tiriler var. �T� N�kleer Enerji Anabilim ��retim �yesi Prof. Dr. �arman Gencay?a g�re; ? Kuruldu�undan bug�ne kadar Atom Enerjisi Kurumu?na 40 ba�kan gelmi�tir. S�rekli y�netimin de�i�ti�i bir kurumda nas�l proje �retilir ve istikrar� sa�layabilirsiniz? Adam kay�rma politikalar� s�rer ve teknolojiyi kurmak i�in gerekli tak�m kurulamazsa, reakt�rler hi�bir i�e yaramaz. Reakt�rleri sat�n al�rsan�z ama, e�er teknolojiyi transfer edemezseniz ve iyi bir kadro kuramazsan�z, hi�bir i�e yaramaz. O zaman d��ar�dan elektrik al�n daha iyi ? (59). TEK eski Genel M�d�r� Beh�et Y�cel ise konuya en vak�f ki�ilerden biri olarak | ||||||||||||||||||
uyar�larda bulunuyor; ? Kamuoyunun bask�s� artarsa, n�kleer teknolojinin ilerleyen zaman i�inde yeni bir tak�m sorunlar� ortaya ��kmaya devam ederse ve hepsinden �nemlisi tehlikeli n�kleer at�klar�n ortadan kald�r�lmas�nda ba�ar�l� olunamazsa, n�kleer enerjinin itibar� iyice azalacakt�r. Bekleyelim, acele etmeyelim. Zaten tam anlam�yla yeni bir projeye haz�r de�iliz ? (60). TEK N�kleer Santraller Dairesi eski Ba�kan� G�ng�r Bozkurt?un 24 y�ll�k n�kleer santraller konusundaki birikimiyle sundu�u, sa�duyulu ve samimi a��klamalar� var; ? �nemli konulardan birisi de, T�rkiye Atom Enerjisi Kurumu, Bakanl�k ve TEA�?�n birbirine girmi� olmas�d�r, kimse ne yatt���n� bilmiyor ? , ? Bu ger�ekler ortada iken, bir enerji darbo�az� oldu�unda hemen kurtulu� �aresi olarak ?n�kleer santraller kural�m? diye ortaya ��kmak bu ger�eklerle ba�da�m�yor, ��nk� bir n�kleer santral�n kurulmas�, i�letilmesi en az 10 y�l T�rkiye �artlar�nda, belki daha fazla. Bir �lke d���n�n ki, Devlet Su ��leri?nin elinde bu g�n tamamlanamayan a�a��-yukar� 10 Milyar Kw/saat bir �retim kapasitesine sahip santraller var, biz bunlara yeterli paray� vermiyoruz ve y�llarca bunlar at�l kal�yor. Ve �lke n�kleer santral ihalesine ��k�yor ? , ? N�kleer santral yap�m� hi� bitmez. Anahtar teslimi yap�l�yor, firmalara veriliyor. Do�ru, yerli firmalarda 5-10 kuru� kazanacak ama T�rkiye milyarlarca kaybedecek. T�rkiye?de s�zle�meyi kim yapacak? N�kleer santral s�zle�mesi yapmak ger�ekten �ok zor, yapt�n�z m� o sizi ba�lar... T�rkiye kapit�lasyonlar� imzalar, ��nk� deprem b�lgesi. E�er o firmaya yakla��rlarsa yaz�k olur T�rkiye?ye...Asl�nda �ok s�ylenecek �ey var, yani n�kleer kurulmal� belki ama bu kafalarla i�letilmez ? (61). TEA� N�kleer Santraller Dairesi eski Ba�kanlar� G�ng�r Bozkurt, Baki Ar�kan belli bir firmaya g�re haz�rlanan ihale �artnamesine kar�� ��kt�klar� ve Nevzat �ahin, ihaleye kat�lan firmalarla ilgili olarak 1988 y�l�nda Greenpeace taraf�ndan ODT�?de d�zenlenen bir toplant�ya kat�ld��� i�in, g�revlerinden al�nm��lard�r. Hem n�kleer enerji mevzuat�n�n, hem de bu santralin yap�m�na ili�kin hedeflenen yerli yan sanayi katk�s�n�n, alt yap�lar�, kapasiteleri, standartlar� a��s�ndan; hen�z n�kleer santral yap�m�na haz�r olmad���m�z�, n�kleer enerjiyle ilgilenen b�t�n teknik insanlar, akademisyenler, b�rokratlar, teknokratlar ve n�kleer m�hendisler bile kabul etmektedir. En az�ndan, bug�n i�in santral ihalesinden, yap�m karar�ndan �nce, yap�lmas�, uyulmas�, haz�rlanmas� gerekli bir �ok mevzuat ve hukuksal �er�eve oldu�unda, TEA�, TAEK uzmanlar� dahil herkes hemfikir durumdad�r. Hen�z termik ve hidroelektrik santrallerimizin aksamlar�n�n bile �ok �nemli k�sm�n�, yurt d���ndan ithal etmek zorunda kald���m�z biliniyorken, n�kleer santral imal standartlar�na g�re, n�kleer santral yap�m� i�in yerli yan sanayi katk�s� m�mk�n g�z�kmemektedir. Bu iddialar�n ve tespitlerin cevab�n� veremeyen; s�rekli olarak �a�� yakalamaktan, �lkemizin geli�mesinden-sanayile�mesinden s�z eden, karanl�kta kalaca��z senaryosunu haz�rlayan, bolca milliyet�ilik, ?Vatan-Millet-Sakarya? edebiyat� yapan ve bu i�ten do�rudan ��kar sa�lamay� ama�layan ?n�kleer lobilere? dikkat edilmesi gerekiyor. T�RK�YE?N�N N�KLEER ENERJ�YE �HT�YACI YOKTUR ! �lkemizde yakla��k olarak 35 y�ld�r, yaln�zca n�kleer enerji tercihine g�re haz�rlanan b�t�n yat�r�m planlamalar�, enerji senaryolar�, i� ve d�� bir�ok nedene ba�l� olarak ger�ekle�tirilememi�tir. N�kleer santralleri �lkemizde kurdurtmak i�in, bug�ne kadar �ne s�r�len t�m gerek�eler; hem ger�ek�i de�ildir, hem de bug�n art�k tamamen ge�ersizdir. ��nk�: *Bug�n herkes n�kleer enerjiden ka��yor. 35 y�l �nceki d�nya konjonkt�r�ne g�re, n�kleer santraller, hen�z sorunlar� bilinmedi�i ve ya�anmad��� i�in, tercih edilen ve b�t�n �lkelerin pe�inde ko�tuklar� bir enerji kayna�� idi. *1970?lerde resmi kurumlarca yap�lan b�t�n enerji arz/talep senaryolar�, en az 2-3 kat� hatal� ve abart�l� ��km��t�r. �rne�in, TEK?in 1985 y�l�nda yay�nlad��� bir �al��maya g�re; ? T�rkiye?deki hidroelektrik kaynaklar�n kapasitesi 100 milyar kWh, bilinen d���k �s�l de�erli linyit kaynaklar�n kapasitesi de 60-70 milyar kWh tahmin edilmektedir. Oysa 2000 y�llar�nda toplam elektrik enerjisi t�ketiminin 200 milyar kWh dolaylar�nda olaca�� beklenmektedir. Buna g�re, hidroelektrik ve linyit kaynaklar�n�n t�m� de�erlendirilse bile 2000 y�llar�ndaki t�ketimi kar��layamayacakt�r. 30-40 y�ldan �nce f�zyon, g�ne� ve jeotermal kaynaklardan �nemli �l��de elektrik �retilme olas�l��� �ok k���kt�r. Bu durumda, aradaki a����n n�kleer santrallerle kapat�lmas� en ge�erli ��z�m olmaktad�r ? (62). Ancak bu tezlere dayan�larak �ne s�r�len ?enerjimiz kalmayacak? ve ?karanl�kta kalaca��z? iddialar� tutmam�� (�rne�in 2000 y�l�nda, yap�lan bu tahminin ancak yar�s� ger�ekle�mi� olacakt�r, �stelik hidroelektrik-linyit kaynaklar�m�z�n %30?unu bile hen�z kullan�lmazken), resmi yanl��lar ortaya ��km��t�r. Bunlara dayand�r�larak ileri s�r�len, n�kleer santrallerin ? tek ve zorunlu ? tercih olmas�, teknik veya ekonomik de�il, sadece birilerinin niyetlerine g�re ? siyasi bir karar ? oldu�u ortaya ��km��t�r. *1970?lerde mevcut do�al kaynaklar�m�z�n yetmedi�i tezi �st�ne kurulan, n�kleerden ba�ka �ans�m�z yok kand�rmacas�n�n, bug�n art�k ge�erli olmad��� ve do�al kaynaklar�m�z�n yeni hesaplamalarla s�ylenenden �ok daha fazla ve yeterli oldu�u hesaplanm��t�r. E�E Genel M�d�r Yard�mc�s� Vural Selcen?e g�re; ? 1975 y�l�nda 72 milyar kwh hesaplanan ekonomik olarak yararlan�labilir hidroelektrik kapasitemiz, 1995?de 124.5 milyar kwh?a y�kseltilmi�tir ? , ? �lkemizde ekonomik y�nden de�erlendirilebilir potansiyelin 162 milyar kwh olaca�� varsay�labilir ? (63). Oysa n�kleer enerji yanda�lar�n�n, ?�ok n�kleer santralleri? var diye �rnek g�sterdikleri ABD ve Fransa, t�m su kaynaklar�n� tamamen de�erlendirdikten sonra n�kleer santralleri devreye sokmu�tur. Ayr�ca t�m d�nyada yo�un olarak kullan�lmaya ba�lanan r�zgar, g�ne�, jeotermal, k���k su potansiyelleri, biomas, gel-git gibi kaynaklar hi� de�erlendirilmemi�tir. T�rkiye?nin ilk r�zgar haritas�n� haz�rlayan Dr. Tanay S�tk� Uyar, 16 Ekim 1999 tarihinde, TMMOB?un Ankara?da d�zenledi�i N�kleer Enerji Kongresi?ne sundu�u tebli�de, uzun y�llar r�zgar enerjisi �zerinde yapt��� bilimsel �al��malar sonucunda, �u m�jdeyi vermi�tir; ? Sadece �lkemiz r�zgar enerjisi teknik potansiyeli bile, �lkemizde t�ketilen toplam elektrik enerjisinin iki mislinden fazlas�n� �retebilecek d�zeydedir .? *�lkemizde n�kleer santral kurulmas� planlanan 1960?l� y�llar�n ortalar�nda, hen�z hi�bir kurulu�; r�zgar t�rbinlerinin, g�ne� pillerinin, k���k hidroelektrik santrallerin, gel-git santrallerinin, do�al gaz santrallerinin, enerji verimlili�inin, enerjinin etkin kullan�m�n, enerji tasarrufunun ad�n� telafuz etmemi�ti. O g�n hi� hesapta olmayan ama bug�n ise neredeyse, T�rkiye?nin elektri�inin yar�s�n� kar��layacak kadar do�al gaz anla�malar� yap�lm�� durumdad�r. O d�nemde k�m�r, petrol ve n�kleer enerjiden ba�ka bir �ey bilinmiyordu. *�lkemizde n�kleer santraller i�in yeterli uranyumun bulundu�u, yak�t olarak bir s�k�nt�m�z olmayaca�� �ne s�r�lm��t�r y�llard�r. Oysa, yakla��k 9000 ton civar�nda �ok zengin ve ekonomik olmayan, yurtd���nda yak�t i�in zenginle�tirilmesi zorunlu olan bir uranyum rezervimiz vard�r. Bu da, 1000 Mw?l�k bir n�kleer santral�n, ancak 30 y�ll�k ihtiyac�n� kar��lamaya yetebilir ancak. *Hi� dikkate al�nmayan �nemli bir konu da; elektrik �retim, da��t�m ve iletim sistemimizdeki kay�p ve ka�aklard�r. ETKB-APK Kurulu Ba�kan� Emine Aybar?a g�re; ? �lkemizdeki �ebeke kay�plar� oranlar�, d�nya �lkeleri ile kar��la�t�r�ld���nda �ok y�ksek bulunmaktad�r. �ebeke kayb� ile i� t�ketim oranlar� 1970 y�l�nda y�zde 16 seviyesinden 1996 y�l�nda y�zde 21.7 seviyesine ��km��t�r. �retilen elektri�in be�te birinden fazlas� kaybedilmektedir ? (64). Bu kay�plar, d�nya ortalamas�n�n 2-3 kat� kadard�r. �letim ve da��t�m hatlar�nda yap�lacak iyile�tirmelerle, trafo ve enerji �retim santrallerimizdeki birtak�m teknolojik yeniliklerle, termik santrallerdeki kapasite art�r�mlar�yla, en az �lke toplam �retim kapasitemizin 1/5?ini, yani 3-4 adet Akkuyu N�kleer Santrali?nin �retece�i elektri�i sa�lam�� olaca��z. Bu da bize 12-20 milyar dolar yerine, en fazla bir santral maliyetine mal olacakt�r. *T�S�AD?�n 1994 y�l�nda DPT Uzman� Vedat �ahin?e haz�rlatt�rd��� ? T�rkiye?nin Enerji Raporu?na g�re; T�rkiye, her �retti�i �r�n i�in, ayn� �r�n� �reten OECD �lkelerinden tam 2.5 kat daha fazla enerji kullan�yor. Ve yine ayn� rapora g�re �lkemiz, basit, az maliyetli acil iyile�tirmelerle ve baz� eski �retim teknolojilerinin modernizasyonuyla, kulland��� enerjinin %46?s�n� tasarruf edebilir. Enerji santrallerimizden elde edilen enerjinin asl�nda yar�s� bo�a kullan�l�yor ( benzetme yaparsak, n�kleer lobiler, delik ve ka�a�� olan bir havuzu onarmak yerine, musluk satabilmek i�in, havuzu daha fazla muslukla doldurmay� �neriyorlar ). Bu hesaplamalara g�re, en az 5-8 adet Akkuyu N�kleer Santrali?n �retim g�c�ne e� de�er bir tasarruf potansiyelimiz mevcuttur. Bunun i�in de harcanacak para, ancak bir-iki n�kleer santral yat�r�m� kadard�r. *Avrupa?da ve ABD?de uyguland��� gibi, �u an evlerimizde, i� yerlerimizde kulland���m�z ampulleri, 5 kat daha az enerji t�keterek ayn� ayd�nlatmay� sa�layan, verimli kompak ampullerle de�i�tirmemiz durumda, en az 2 adet Akkuyu N�kleer Santral yat�r�m�n�n sa�layaca�� elektri�i tasarruf edebilece�iz. Hem de bu ampulleri �retmek i�in kurulmas� gereken fabrikan�n yat�r�m� 7.5-10 milyon dolara mal olurken, 2 adet Akkuyu N�kleer Santral�n�n maliyeti 8-10 milyar dolara ��kacakt�r. *2010 y�l�nda, ihtiyac�m�z oldu�u s�ylenen ve kurulmas� planlanan 60 000 Mw?l�k g�c�n, yaln�zca %2.5?unu sa�layacak olan Akkuyu N�kleer Santrali?nin, enerji ihtiyac�m�z� nas�l kar��layaca��n� ve tek ��z�m olabildi�ini, e�er yap�lmazsa nas�l karanl�kta kalaca��m�z� anlamak m�mk�n g�r�lmemektedir. YANLI� B�R ENERJ�-SANAY�LE�ME POL�T�KASI �ZLEN�YOR ! �lkemiz, 1950?li y�llardan beri ger�ek�i olmayan tahminler, enerji ve sanayi politikalar�nda yap�lan yanl��l�klar, plans�z yat�r�mlar nedeniyle h�zl� bir ��kmaza girmektedir. Ku�kusuz bu temel yanl��l�klar, hem enflasyonun artmas�na hem de sa�l�ks�z bir b�y�meye, ya�ad���m�z ekonomik krize neden olmaktad�r. T�rkiye kendisine ? a��r sanayi ?, ? kirli sanayi ?, ? enerji yo�un sanayi ? yolunu se�mi�se, sorun ya�amas� ka��n�lmazd�r. �rne�in, Fransa kendi �lkesindeki �imento fabrikalar�n� kapat�p, T�rkiye?nin �zelle�tirdi�i 5 �imento fabrikas�n� sat�n ald�. �imentolar� bizden ithal ediyor ve bize de, bu fabrikalar�n kulland��� enerjileri �retmemiz i�in n�kleer santral satmaya �al���yor. B�ylelikle bize hem n�kleer santral pazarl�yor, hem de temiz ve sorunsuz bir �ekilde �imento sa�lam�� oluyor. Biz ise, n�kleer santrallerin paras�n� �d�yoruz, bu arada b�t�n riskine katlan�yoruz, hem de �evreye b�y�k zarar veren bir �retimi-�r�n�, g�zel �lkemizi kirletmek pahas�na ihra� ediyoruz. Sonu�ta pazarlanan yaln�zca �imento de�il; insanlar�m�z�n sa�l���, �ocuklar�m�z�n gelece�i, do�am�z ve kaynaklar�m�zd�r. Benzer �ekilde s�rekli sanayile�iyoruz diye �v�nd���m�z, ama �zerinde bu y�nleriyle hi� d���nmedi�imiz, fark�na varmad���m�z bir �ok tesisimiz var. Otomotiv, tekstil, kimya, petro-kimya ve demir �elik fabrikalar�m�z da, d�nyadaki en kirletici ve enerji yo�un eski teknolojilere sahip olma unvanlar�yla �retim yapmaya devam ediyorlar. Bir iddia da, n�kleer teknoloji sayesinde �lkemizin insan ve teknolojik k�lt�r�n�n, alt yap�s�n�n geli�ece�i, kalitesinin artaca�� ve �lkenin sanayile�mesinin h�zlanaca��d�r. Nas�l ki bilgisayarlar�n mikro-i�lemcisini haz�r alarak, bilgisayar yapt���m�z� ya da F-16?lar�n elektronik ve mekanik t�m par�alar�n� ABD?den al�p, T�rkiye?de monte ederek u�ak yapt���m�z� iddia edemezsek; n�kleer santrali anahtar teslimi al�nca da, �lkemize y�ksek teknolojiyi sokmu� olmayaca��z. E�er ger�ekten bu �lkede y�ksek teknolojiye sahip olmak istiyorsak; yaz�l�m, telekom�nikasyon projeleri, r�zgar, g�ne� enerjisi, �evre teknolojileri, bilgi teknolojileriyle u�ra�mak daha ak�lc� bir tercih olacakt�r. Ula�t�rma politikas� olarak deniz ve demiryolu yerine, karayollar� ta��mac�l���n� benimsedi�imiz i�in, ithal etti�imiz enerji kaynaklar�m�z�n yar�s�n� da bu yolla harc�yoruz. ��nk� �lkemizdeki toplam kamyon ve otob�s say�s�, b�t�n Avrupa �lkeleri toplam�ndan daha fazlad�r. Ne i�in, kim i�in, ne kadar ve nas�l bir �retim-sanayile�me-enerji politikas� izledi�imizin fark�nda de�iliz. Bu yanl�� sanayile�me politikalar�n� desteklemek ve beslemek i�in yap�lan t�m enerji hesaplar�n�n, planlamalar�n�n ve yat�r�mlar�n�n da, ne kadar yanl�� ve yan�lt�c� oldu�unu ortadad�r. T�rkiye, sanayile�me politikalar�n� ve dolay�s�yla sanayile�me tercihlerine g�re belirlenen enerji planlamalar�n� eski teknolojilere, fosil yak�tlara g�re de�il, daha ak�lc�, verimli, temiz ve �evreyle uyumlu, daha az enerji yeni teknolojilere g�re tekrar d�zenlemelidir. ��nk� yeninin planlamas�, eskiye g�re yap�lamaz. AKKUYU?NUN YER L�SANS ONAYI, TEKRAR G�ZDEN GE��R�LMEL�D�R ! �lk n�kleer santral kurma niyetlerinin 35 sene �ncesine dayand��� �lkemizde, o g�nk� d�nya konjonkt�r�ne g�re n�kleer santral yap�lmas�na karar verilip, yer se�imi �al��malar�n�n yap�lmas� 1972-1976?l� y�llara rastl�yor. 1970?li y�llardaki mevcut teknoloji ve et�t bilgilerine g�re yap�lm�� olan �al��malarla yeri belirlenen ve yer lisans onay� alan Akkuyu N�kleer Santral Projesi?nin, bug�n benzer bir �al��ma yap�ld��� taktirde, art�k lisans onay� alamayaca�� �ne s�r�l�yor. 1976 y�l�nda Akkuyu?ya yer lisans� onay� veren 3 ki�iden biri olan Prof. Dr. Tolga Yarman, 16 Ekim 1999 g�n�, Ankara?da TMMOB taraf�ndan d�zenlenen N�kleer Enerji Kongresi?nde yapt��� konu�mada, �u iddialarda bulunmu�tur; ? �eyrek y�zy�l �nce verilen lisans bug�n ge�erli addedilemez; ��nk� lisans verme k�staslar� de�i�mi� say�lmal�d�r ve yeniden vazedilmedir. �eyrek y�zy�l �nce verilen lisans, bir ?Turizm Etki De�erlendirmesi?ni kapsamam��t�r; ��nk� santralin o zaman, bug�nk� boyutta olmayan, turizme verece�i zarar diye, bir kavram yoktur. Ben bug�n TAEK?te olsam, Akkuyu?ya lisans vermem. Lisans verilecek olsa �erh koyar�m. Bunu ilan ediyorum. Ayn� bi�imde, inan�yorum ki, Profes�r Yal��n Sanalan da ayn� y�nde bir tav�r al�rd�. Lisans ba�vurusunu TEK ad�na, N�kleer Santral Dairesi Ba�kan� Dr. Ahmet K�t�k��o�lu imzalam��t�. Bilerek s�yl�yorum ki, anlatt���m sebeplerden dolay�, Dr. Ahmet K�t�k��o�lu, Akkuyu?ya d�n�k olarak, Kurumu ad�na b�yle bir ba�vuruda bulunmaz; ba�vuruda bulunulacak olsa, ba�vuru yaz�s�na imzas�n� koymazd� ?. Viyana?da Uluslararas� Atom Enerjisi Ajans�?nda g�revli olan Dr. Aybars G�rp�nar?�n da yer se�imi ile ilgili uyar�lar� var; ? Ancak bir n�kleer tesis i�in (veya herhangi �nemli bir yat�r�m i�in) yer se�imindeki tek kriter g�venlik de de�ildir. Ekonomik, sosyal ve politik etkenler yer se�iminde b�y�k rol oynarlar...Bu a�amada n�kleer santrallerin n�fusa ve �evreye verebilecekleri zararlar di�er enerji se�enekleriyle kar��la�t�rmal� olarak, yans�z ve saydam bir �ekilde de�erlendirilmelidir...T�rkiye?de k�t� se�ilmi� yerlere �rnek maalesef �ok fazlad�r. Sanayinin b�y�k bir b�l�m� T�rkiye?nin en depremsel b�lgelerinden birisi olan �stanbul-�zmit-Bursa ��genindedir. �evreye zararl� end�stri tesisleri en verimli ovalara kurulabilmektedir. Tesis-�evre optimizasyonu ya hi� yap�lmamakta ya da politik kararlar� izleyen ve onlar� onaylamaya g�d�ml� birer rapor niteli�i ta��maktad�r. T�rkiye n�kleer enerjiyi ge�erli bir se�enek olarak benimsedi�i takdirde n�kleer g�venli�in uluslararas� standartlara uymas�n� sa�lamak zorundad�r ? (65). Akkuyu?da n�kleer santral kurma karar� i�in, o g�n savunulan gerek�elerin, bug�n neden ge�ersiz oldu�unun bir kez daha alt�n� �izelim; *Askeri, Ulusal G�venlik Stratejileri A��s�ndan Uygun Bir B�lge: 1970?li y�llar�n konjonkt�r�ne g�re, �nce Marmara ve Karadeniz B�lgelerinde kurulmas� d���n�len santral, Milli G�venlik Konseyi?nden gelen itirazlar �zerine, Sovyetler Birli�i tehlikesi nedeniyle G�ney?e kayd�r�lm�� ve Akkuyu se�ilmi�tir. Ancak son geli�meler nedeniyle, konjonkt�r art�k de�i�mi� ve ?tehdit b�lgesi?, ?tehlikeli kom�ular? Akkuyu?ya daha yak�nd�r �imdi. *Yer, Zemin ve Deprem Et�tlerine G�re En Uygun B�lge: 25 y�l �nceki teknolojik olanaklara ve bilgilere g�re et�tleri yap�larak onaylanan yer lisans�n�n bug�n i�in ge�ersiz oldu�u ortadad�r. ODT�?den Prof Dr. Polat G�lhan ile Prof Dr. M. Semih Y�cemen taraf�ndan 17 A�ustos depreminden sonra yay�nlanan bir makalede �u g�r��lere yer verilmi�tir; ? Halen y�r�rl�kte olan Deprem B�lgeleri Haritas� (en son harita 18 Nisan 1996?da y�r�rl��e girdi, Akkuyu i�in temel al�nan ise 1972 y�l�na ait Deprem B�lgeleri Haritas� idi Y.N.), T�rkiye?nin ne ilk haritas�d�r, ne de sonuncusu olacakt�r. �leride geli�tirilecek teknikler, farkl� hesap y�ntemleri, �lkemizin tektoni�ini, kabuk yap�s�n�, depremlerin kuvvetli yer hareketi �zelliklerini daha yayg�n �ebekeler ile �l�me imkanlar�n�n do�mas�, d�nyada bu konuda geli�tirilecek ba�ka yakla��mlar, yeni fay sistemlerinin varl���n�n anla��lmas� sonucu bunun da yerini daha geli�tirilmi� b�lgelendirme haritalar�n�n almas�, belki de halen ABD?de oldu�u gibi k�sa ve orta periyottaki spektral ivmelerin haritalanmas� g�ndeme gelecektir. Bilimsel geli�menin ka��n�lmaz sonucu budur ? (66). *Olas� Bir Kazada Etkilenecek ve Tahliye Edilecek N�fus Yo�unlu�u Az Bir B�lge: 25 y�l �nceki ko�ullarda, ger�ekten yo�unluk azd�. 25 y�l �nce, kimse bu b�lgenin bir turizm b�lgesi olaca��n�, hem de y�lda �lkemize 10 milyar dolar turizm girdisi sa�layaca��n� �ng�rememi�ti. Giderek turizmin Akdeniz?de, Antalya ve Mersin k�y�lar� aras�nda artmas�yla, �zellikle yaz�n, n�fus yo�unlu�u milyonlarca ki�iye ula�maktad�r. N�kleer bir kaza veya muhtemel bir deprem sonucundaki potansiyel radyasyon yay�l�m�nda; yaln�zca Antalya, Mersin de�il; ? B�ylesi bir durumda T�rkiye, Ortado�u �lkelerinin - K�br�s, Yunanistan, �srail, Suriye, L�bnan, �ran, Irak, �rd�n, M�s�r, Libya gibi - b�y�k risk alt�nda oldu�u ? i�aret ediliyor (67). Ayr�ca daha �nce �ok iyi hesaplanmam�� olan n�fus yo�unlu�u konusunun yan� s�ra, en ufak ? ger�ek ? bir kazadan veya ��kart�lm�� bir kaza ? s�ylentisinden ?, b�lgede giderek artan turizm potansiyeli, narenciyecilik, sebzecilik gibi tar�msal faaliyetler b�y�k zarar g�recektir. Alman tur operat�rleri, yapt�klar� anketler sonucunda, Alman turistlerin santral yap�l�rsa Antalya y�resine gelmeyeceklerini ileri s�rmektedirler. *Santral, Mersin, Adana, Konya, Antalya Gibi Sanayi Kentlerine Elektrik Sa�layaca�� i�in �letim Kay�plar�n�n Az Olaca�� Bir B�lge: Bu b�lgelerin ihtiyac� olan elektrik zaten, G�neydo�udaki hidroelektrik santrallerden sa�lan�yor. Buradaki ama�, Marmara, Bursa, �stanbul civar�ndaki sanayi b�lgelerine, �retilen elektri�in, enterkonnekte hatlarla ta��nmas�d�r. Akkuyu?dan �stanbul?a bu elektrik ta��n�rken, �nemli bir k�sm� hatlarda kaybolacakt�r. K�saca y�k merkezlerine de olduk�a uzak bir b�lgedir. Ayr�ca TEA� dan��man� Prof. Dr. �l �eto?ya g�re Akkuyu i�in, iletim kapasitesi yetmeyece�i i�in, mevcut ulusal enterkonnekte sisteme yeni bir hat daha yap�lmas� gerekmektedir. *N�kleer Santralar�n �htiyac� Olan So�utma Suyu ��in Uygun Bir B�lge: N�kleer santrallerin deniz kenar�nda kurulmas�n�n nedeni, so�utma suyuna ihtiya� duymalar�d�r. Fakat Akdeniz?in g�rece denizi de olduk�a s�cakt�r. Bu nedenle burada kurulacak santral�n ?termodinamik verimi? N�kleer M�hendis Prof. Dr. Tolga Yarman?�n da s�k�a dile getirdi�i gibi d���k olacakt�r. Yani teknik a��dan da, %3-4 oran�nda enerji verimi d���k olacak, uygun olmayan bir b�lge se�ilmi�tir. �ED Y�NETMEL��� AKKUYU?YA UYGULANMIYOR ! 1976 y�l�nda yer lisans� al�nma a�amas�ndan, bug�ne kadar ge�en �eyrek y�zy�lda, Akkuyu N�kleer Santral� yap�l�rsa �evreye, denize, bitki �rt�s�ne, havaya, canl�lara verilecek zararlar ve etkileri ile ekonomik sonu�lar�n�n, toplumsal maliyetlerinin, fayda-maliyet alternatiflerinin neler olaca��na dair, hen�z �ok ciddi ve kapsaml� bir �al��ma yap�lmam��t�r. 17 Aral�k 1996 g�nk� Resmi Gazete?de ? Muhtelif Malzeme Sat�n Al�nacakt�r ? ilan�yla ihaleye ��kan TEA� taraf�ndan, bug�ne kadar �evre Bakanl���?na ba�vuruda bulunulup, �ED s�reci resmen ba�lat�lmam��t�r. Oysa 07.02.1993 tarih ve 21489 say�l� Resmi Gazete?de yay�nlanarak y�r�rl��e giren y�netmelikte, N�kleer Santraller; Ek-I listesi 1-b bendinde bulunmaktad�r. Dolay�s�yla, bu t�r faaliyetler, ihale �ncesinde �ED Raporu haz�rlamakla y�k�ml� faaliyetler listesinde yer almaktad�r. Akkuyu N�kleer Santral� �halesi i�in, TEA� taraf�ndan, ihaleden, hatta yer lisans�ndan �nce �ED ba�vurusu yap�lmas� gerekti�i halde, hen�z yap�lmam��t�r. TEA� �srarla, �lkemizde tarafl� haz�rland��� i�in tart���l�r olan �ED Mevzuat�na uymaya bile gerek duymam��t�r. Savunma olarak da; ihale sonu�lan�p, kazanan firma belli olunca, �ED raporunu firma yapt�racak denilmektedir. Oysa, bunca sene Akkuyu?da alt yap�ya 100 milyon dolar harcay�p, bir de ihaleyi sonu�land�rd�ktan sonra (MAI ve Uluslararas� tahkime g�re, geri d�n��� olamayacak), �ED onay�n�n al�nmas�, her ko�ulda �nceden zaten garantilenmi�, kabul edilmi� demektir. �evre Bakanl���?nda g�revli ve �ED konular�nda uzman olan �rfan �nal, Akkuyu konusunda; ? �evre-Sanayi ili�kilerinin en �st y�netim bi�imi olan ? �evresel Etki De�erlendirmesi?, �evreyi do�rudan ya da dolayl� olarak, olumlu ya da olumsuz y�nde etkileyen bir faaliyetin, bu etkilerinin, bu faaliyetle ilgili yat�r�mlara ba�lamadan �nce hen�z karar verilme a�amas�nda iken, irdelenmesi ve bu faaliyetin yaratabilece�i olumsuz etkilerinin �nlenmesi ya da �evreye zarar vermeyecek �l��de en aza indirilmesi i�in alternatif ��z�mlerin belirlenmesinde kullan�lan bir y�ntemdir. �ED �al��malar�nda en �nemli konulardan birisi raporun haz�rlanma zaman�d�r. Bu genelde ?en erken safha? olarak tan�mlan�r. Burada en erken safha, proje i�in kesin uygulama karar� verilmeden ve yat�r�mlara ba�lamadan �nceki safhad�r. Burada �nemli olan, projenin �evreye olumsuz etkileri olmas� durumunda, projenin uygulanmamas� ve yap�lacak mali giderlerin ve zaman kayb�n�n �nlenmesidir ? , ? Ancak bug�ne kadar Bakanl���m�zda s�z konusu faaliyetin ger�ekle�tirilmesi ile ilgili olarak faaliyet sahibi taraf�ndan herhangi bir ba�vuruda bulunulmam��t�r ? demektedir (68). Ancak k�smi olanaklarla y�reyi inceleyip, bir rapor haz�rlayan �ukurova �niversitesi Ziraat Fak�ltesi ��retim �yesi Prof. Dr. G�ng�r Uzun?a g�re; ? Akkuyu santral sahas� �evresiyle birlikte T�rkiye?nin g�ney sahilindeki, topografik �zelliklerin de elvermesinden kaynaklanan insan etkisinin fazla zarar veremedi�i nadir yerlerden biridir ? , ? K���k k�rfezlerin biyolojik �retkenli�inin sulak alanlardan bile fazla oldu�u ger�e�i de g�z �n�ne al�nd���nda Akkuyu K�rfezi daha da �nem kazanacakt�r ? , ? Bununla birlikte T�rkiye?de do�al alanlar�n giderek yok oldu�unu da g�z �n�nde bulunarak, Akkuyu?da yap�lacak fiziksel geli�meler i�in iyi d���n�p, bilimsel veriler �����nda do�ru karar vermek zorunday�z. ��nk� bizler ayn� zamanda kaybettiklerimizin hi�bir zaman geri getirilemeyece�inin bilincindeyiz. Bug�ne kadar Akkuyu ile ilgili �al��malarda mevcut �evresel �zellikleri belirlenme �tesine gidememi�tir ? ( 69). Ayr�ca Akkuyu?da yap�lmaya �al���lan n�kleer santral projesi, T�rkiye?nin �evre konusunda do�rudan taraf oldu�u, a�a��daki ulusal/uluslararas� anla�malara, protokollere ve deklarasyonlara, �rne�in; *Avrupa ve Akdeniz Bitki Koruma Te�kilat� Hakk�nda S�zle�me, Paris 1951 *Ku�lar�n Korunmas� Hakk�nda Uluslararas� S�zle�me, Paris 1959 *D�nya K�lt�rel ve Do�al Miras�n�n Korunmas�na Dair S�zle�me, Paris 1972 *Avrupa?n�n Yaban Hayat� Ve Ya�ama Ortamlar�n� Koruma S�zle�mesi, Bern 1979 *Uluslararas� �neme Sahip Sulak Alanlar Hakk�nda S�zle�me, Ramsar 1971 *Akdeniz?in Kirlili�e Kar�� Korunmas� S�zle�mesi, Barselona 1976 *Akdeniz?in Kara K�kenli Kaynaklardan Kirleticilere Kar�� Korunmas� Hakk�nda Protokol, Atina 1980 *Akdeniz?de �zel Olarak Korunan Alanlara �li�kin Protokol, Cenevre 1982 *Biyolojik �e�itlilik S�zle�mesi, Rio 1992 *�nsan �evresi Deklarasyonu, Stockholm 1972 *AG�K Helsinki Nihai Senedi, 1975 *Akdeniz?in Kirlili�e Kar�� Korunmas� S�zle�mesi, Cenova Deklarasyonu, 1985 *BM/AEK Flora, Fauna ve Ya�am Ortamlar�n�n Korunmas� Deklarasyonu, 1988 *BM/AEK �evrenin Korunmas� ve Do�al Kaynaklar�n Rasyonel Kullan�m� i�in B�lgesel Stratejisi, 1988 *Avrupa �evre ve Sa�l�k �art�, Frankfurt 1989 *Akdeniz B�lgesinde, Avrupa Akdeniz �evre ��birli�i Lefko�e �art�, 1990 *Akdeniz B�lgesinde, Avrupa-Akdeniz �evre ��birli�i Kahire Deklarasyonu, 1992 *G�ndem 21, 1992?e a��k�a ayk�r�d�r. AKKUYU?LU K�YL�LER, ?ATOMA SANTRALINA HAYIR? D�YOR ! Akkuyu N�kleer Santral projesine ilk tepkiler, y�rede halk�n �ok sayd���, o zamanki K�y-Kop Genel Ba�kan� Aslan Eyice �nderli�inde, 1978 y�l�ndan itibaren giderek artan bir tempoda geli�ti. Bu tepkilere terc�man olan ve k��esinde bu m�cadalenin bayraktarl���n� �stlenen de�erli yazar merhum �rsan �ymen ve yerel bas�n sayesinde, bu m�cadele kamuoyuna ta��nd�. Yine, 1978 y�l�nda ba�layan bu m�cadeleye, TMMOB ve Elektrik M�hendisleri Odas� destek verdi. Mersin y�resinin t�m beldelerinde ve il�elerinde toplant�lar, paneller yap�larak, halk bu konuda bilgilendirildi. 1990?lara kadar g�ndeme gelmeyen bu konu, tekrar kamuoyunun �n�ne getirilince, tepkiler hem yerel, hem de ulusal/uluslararas� boyutta tekrar canland�. Bu kez t�m d�nyada ve dolay�s�yla �lkemizde de geli�en ye�il, �evreci ve sivil toplumsal hareketlerle de b�t�nle�en bu m�cadele, �ok renkli, geni� �apl� bir N�kleer Kar��t� Platforma d�n��t�. Bu platform, n�kleer santralara kar��; 1993 y�l�nda k�sa bir s�rede 170 000 imza toplayarak, o zaman ki TBMM Ba�kan� H�samettin Cindoruk?a sundu. Yine ayn� y�l ilk N�kleer Kar��t� Kongre Ankara?da topland�. N�kleer Kar��t� Platform ve Y�re Belediyeleriyle birlikte, 1993 y�l�ndan beri d�zenli olarak, 5-6 A�ustos tarihlerinde her y�l Akkuyu?da �enlikler yap�l�yor. Bu �enliklere, �lkemizin d�rt bir yan�ndan binlerce duyarl� insan ve kurulu� kat�l�yor. Daha �nceki y�llarda �e�itli partilere mensup milletvekilleri bu �enliklere kat�l�p, bu m�cadeleyi desteklediklerini kamuoyuna a��klam��lard�r. �zellikle Greenpeace T�rkiye Ofisi?nin ve Bergamal� k�yl�lerin yo�un �abalar� ve katk�lar�yla; hem y�rede, hem de T�rkiye �ap�nda renkli, ses getiren n�kleer kar��t� eylemler ger�ekle�tirilmi�tir. En son 18 Nisan 1999?da yap�lan belediye ba�kanl��� se�iminde, daha �nce n�kleer kar��t� gibi g�r�nen, ama yap�lan manipulasyonlar sonucunda birden n�kleer enerji yanda�� olan eski Belediye Ba�kan�?na kar��, n�kleer santrale kar�� ��kan �imdiki Belediye Ba�kan�; 2 kat fazla oy alarak se�ilmi�tir. Fakat, bir tak�m bilinen ve bilinemeyen vaatlerle (belediyenin borcunu temizlemek, yeni i��i istihdamlar�n� Belediye Ba�kan�n�n yak�nlar�ndan sa�lamak gibi), malum uygulamalarla, yeni ba�kan ve y�re halk� �zerinde de �e�itli oyunlar, yo�un bask�lar yap�lmaktad�r. B�y�keceli Belediye Ba�kan� H�mmet B�y�k, 10 Temmuz 1999 g�n�, yap�lan halk oylamas� �ncesinde �u a��klamay� yapm��t�r; ? 35 y�ld�r y�lan hikayesine d�nen bu n�kleer santral projesi y�z�nden, y�remiz ya�amsal baz� yat�r�mlardan, �zellikle de turistik tesislerden mahrum b�rak�ld�. K�y�lar�m�z Akdeniz?in en g�zel ve el de�memi� k�y�lar�yla dolu. Y�re belediyeleri olarak, 2 hafta kadar �nce Ankara?ya gelerek TEA�?a n�kleer santrale kar�� oldu�umuzu bildirdik. Akkuyu k�rfezini yabanc� n�kleer �irketlerin ��karlar�na kurban ettirmeyece�imizi kendilerine duyurduk ?. Akkuyu N�kleer Santral�?n�n yap�lmas� planlanan B�y�keceli?ye kom�u olan Ye�ilovac�k?�n Belediye Ba�kan� Halil �brahim Yetkin?de, yine 10 Temmuz 1999 g�n� yapt��� bas�n a��klamas�nda, �unlar� dile getirmi�tir; ? G�reve geldikten sonra, soyu t�kenme tehdidi alt�nda bulunan Akdeniz Foku?nu Belediyemizin simgesi olarak se�tik. Bu sevimli deniz canl�lar�n�n resmi koruma alt�na al�nm�� bulunan ya�am alanlar�na, kirletici reakt�rler in�a edilmesine izin vermeyece�iz. Halk�m�z buna kar��d�r ve bu durumda n�kleer santral plan� hayata ge�irilemez ?. 11 Temmuz 1999 tarihinde Ye�ilovac�k ve B�y�keceli?de yap�lan halk oylamas�nda, kat�lanlar�n %84?�, Akkuyu N�kleer Santrali?ne hay�r demi�tir. 1999 y�l�nda, yo�un bir kat�l�mla ve ulusal d�zeyde yayg�nla�mas�yla, ba�ta N�kleer Kar��t� Platform olmak �zere, T�rk Mimar ve M�hendisler Odalar� Birli�i, Tabibler, Eczac�lar, Veterinerler ve Di� Hekimleri Birli�i, KESK, D�SK, T�RK-��, T�rk Seyahat Acenteleri Birli�i, ADD, �YDD, ��retim �yeleri Dernekleri, T�rk Fizik�iler Derne�i, TEMA, �EK�L, DHKD, T�V ve t�m �evre dernekleri, CHP, DYP, �DP, �P gibi partiler, y�re belediye ba�kanlar�, yerel dernekler, Akkuyu N�kleer Santral� yap�m�na kar�� olduklar�n� a��klam��lard�r. DYP d���ndaki b�t�n bu kurulu�lar, ? N�kleere Kar�� G�� Birli�i ? ad� alt�nda bulu�mu�lard�r. T�rkiye?de n�kleer santral yap�lmas�na kar�� ��kan, �lkemiz i�in ciddi ve �nemli uyar�larda bulunan T�rk k�kenli; Cem �zdemir, Ekin Delig�z, �zcan Mutlu, Mahmut Erdem, G�yasettin Sayan, Mehmet K�l��gedik, Fazile Kekik gibi Almanya Federal ve Eyalet Milletvekilleri ile Avrupa Parlamentosu Milletvekili Ozan Ceyhun?un, 14 Ekim 1999 g�n� imzalay�p T�rkiye?ye g�nderdikleri mektupta, �u g�r��ler yer almaktad�r; ? 1970?li y�llarda kurdu�u n�kleer santrallerden kurtulmaya �al��an Almanya?da federal parlamento, eyalet parlamentolar�nda ve belediye meclislerinde g�revli olan biz T�rkiye k�kenli insanlar, n�kleer enerji santrallerinin Almanya?da neden yenilerinin kurulmad���n� ve kurulu olanlardan kurtulmaya �al��mas�n�n nedenlerini sizlerle payla�mak istiyoruz. D�nyay� enerji s�k�nt�s�ndan kurtaraca�� san�lan n�kleer santraller, Amerika ve Ukrayna?daki kazalar sonras� g�venli teknoloji olma �zelli�ini kaybettiler. �al��t�r�lmalar� i�in gerekli ek maliyetler, �ng�r�len �al��ma s�releri dolmadan kapat�lmalar�n� ekonomik a��dan cazip hale getirdi. Kapat�lmas� planlanan n�kleer santrallerin s�k�l�p, k�sa ve uzun vadeli olarak bertaraf edilmesi i�leminin santral�n yat�r�m ve i�letme maliyetlerinin 5-10 misline eri�ti�i ortaya ��kt�. Kullan�lm�� n�kleer yak�tlar�n uzun vadeli depolanmas� tesislerinin maliyetlerini halen t�m d�nya �lkeleri nas�l kar��layaca��n� kara kara d���nmektedir. Almanya?da kapat�lmas� d���n�len mevcut n�kleer santrallerin ka� y�lda kapat�labilece�i �zerine de�erlendirmeler s�rmektedir. Almanya?n�n ekonomik g�c� ve teknik kapasitesi ile bile bu pislikten ancak 20-25 y�lda kurtulabilece�i tart���lmaktad�r. T�rkiye?de enerji sekt�r� yat�r�mlar�n� y�nlendiren karar vericilere, t�m d�nyan�n kurtulmaya �al��t��� n�kleer santralleri T�rkiye?de kurmamalar�n� ve �lkenin gelece�ini karartmamalar�n� �neriyoruz ? Son olarak, Avrupa Parlamentosu-TBMM Karma Parlamento Komisyonu E�ba�kan� Daniel Cohn-Bendit; ? AP, deprem b�lgesi olan yerlerde n�kleer santrallerin yap�lmas�na kar��. E�er T�rkiye AB?ye uyum s�recinde deprem b�lgesinde n�kleer santral yapabilece�ini �ne s�r�yorsa yan�l�yor ? a��klamas� yapm��t�r (70). Avrupa Parlamentosu, T�rkiye?nin �ye adayl���n�n kabul edildi�i oturumda, iki rapor daha onaylad�. Bunlardan birisi, T�rkiye?ye ayr�lan baz� fonlar�n serbest b�rak�lmas�, di�eri ise, T�rkiye?nin 1. derecede deprem ku�a�� �zerinde bir �lke oldu�una dikkat �ekilerek, n�kleer santral projelerinin devreye sokulmamas� uyar�s�nda bulunuyordu (71). KAYNAKLAR 1- K�leniz Atom, Henry A. Dunlap ve Hans N. Tuch, Nebio�lu Yay., 1957 2- Too Cheap to Meter: An Economic and Philosophic Analysis of the Nuclear Dream, State Uni. of New York Press, 1997 3- Nuclear Engineering International Handbook datalar�, 1997 4- Nuclear Power- A Dead Loss, Peter Bunyard, The Ecologist Journel, Volume 29, No: 7, Nov. 1999, P: 416 5- Nuclear Power Reactors in Operation and under construction at the end of 1998, IAEA Press Release 6- D�nyay� Siz mi Kurtaracaks�n�z?, Meclise G�nderilen Greenpeace Bro��r�, 1999, S.5 7- T�rkiye?de Genel Enerji T�ketimi ve N�kleer Enerji, Prof. Nejat Aybers, E�E� Genel Direkt�rl��� Yay., Ekim 1966, S:139 8- Nuclear Engineering International, personel comminication , C. Flavin , ?Reassessing Nuclear Power: the Fallout from Chernobly?, Worldwatch Paper 75, March 1987. 9- Nuclear Engineering International, personel comminication , C. Flavin , ?Reassessing Nuclear Power: the Fallout from Chernobly?, Worldwatch Paper 75, March 1987. 10- The World?s Nuclear News Agency, 10 November 1997, News No: 466/7/97/A 11- A Farewell To Nuclear Power, Greenpeace, 1997 12- A Farewell To Nuclear Power, Greenpeace, 1997 13- Nuclear Energy Data, Nuclear Energy Agency, 1997, S: 20 14- CANDU Exports and Opportunities, Reid Morden, Canadian Nuclear Society Bulletion, Vol.18, No:1, May, 1997, P:26 15- Nuclear Follies, FORBES Journel, February 1985 16- Fiscal Fission, The Economic Failer of Nuclear Power, Komanoff Energy Associates, 1992, P:12 17- Electric Power Annual 1998 Volume II, EIA Reports, Immediate Relase December 8, 1999 18- David Porter, Modern Power Sysytems Journal, July 1992 19- Nuclear Power- A Dead Loss, Peter Bunyard, The Ecologist Journel, Volume 29, No: 7, Nov. 1999, P: 416 20- T�rkiye n�kleer santral i�in karar vermeden �nce, n�kleer alandaki yeni geli�meleri beklemelidir., TEK eski Genel M�d�r� Beh�et Y�cel, D�nya Gazetesi, 21 Aral�k 1999 21- G�ng�r Bozkurt?un �T� Y�ksek M�hendisler Birli�i taraf�ndan, 1998 y�l�nda Ankara?da d�zenlenen ?N�kleer Enerji Paneli?nde yapt��� konu�mas�n�n bant ��z�m notlar� 22- T�rkiye?nin N�kleer Enerji Ger�e�i Hangi Boyutta, Ate�an Aybers, Yeni Y�zy�l Gazetesi 18 A�ustos 1996 23- Enerji Politikas� ve N�kleer Santrallar Raporu, Elektrik M�hendisleri Odas�, Haziran 1997 24- T�rkiye N�kleer Teknoloji?ye Girmelidir, Prof. Dr. Osman Kadiro�lu, Elektrik M�hendisli�i Dergisi, Say�: 401, 1997 25- K�resel Boyutlar�yla N�kleer Enerji, Prof. Dr. Hayrettin K�l��, Elektrik M�hendisli�i Dergisi, Say�: 401, 1997 26- Nuclear Security Scandal in UK, TODAY Newspaper, 14 September 1995 27- N�kleer Panik, Sabah Gazetesi, 1 Ekim 1999 28- Onlar da Bozuldu, Radikal Gazetesi, 4 ekim 1999 29- Kore?de de N�kleer Kaza, Milliyet Gazetesi, 6 Ekim 1999 30- Cost of Chernobly Nuclear Disaster Soars in New Study, Richard L. Hudson, The Wall Street Journel, March 29, 1990 31- Aktaran Prof. Dr. Hayrettin K�l��, agy. 32- Poisoning in the Name of Progress, Chris Busby, The Ecologist, Volume 29, No:7, November 1999, P:398 33- Aktaran Prof. Dr. Hayrettin K�l��, agy. 34- British Medical Journel, 17, 1990, P:423 35- Journel of American Association, Volume 265, No:11, 1991, P: 1397 36- Peter Bunyard, agy. 37- N�kleer Nas�l Bir Se�enek, Prof. Dr. Vural Alt�n, Milliyet Gazetesi, 13 Nisan 1998 38- D�nyay� Siz mi Kurtaracaks�n�z?, Meclise G�nderilen Greenpeace Bro��r�, Eyl�l 1999, S.16 39- D�nyay� Siz mi Kurtaracaks�n�z?, Meclise G�nderilen Greenpeace Bro��r�, Eyl�l 1999, S.15 40- Teknik �nceleme Raporu , �evre Bakanl���, 24.02.1997 41- Neotectonic Structural Features in the Alanya-Mersin Shelf Area, Jeofizik Dergisi, Mart 1991 42- Adana?y� Fel� Eden Deprem ve Akkuyu N�kleer Santral Projesi, Prof. Dr. Tolga Yarman 43- T�rkiye?de Candu Reakt�rleri Sat��� Deprem Riski Raporu, Prof. Dr. Karl Buckthought, Yay�nlayan: Earthquake Forecast Inc., 10 Kas�m 1998 44- Akkuyu N�kleer Santral� ��in Sismik De�erlendirme, Dr. Arsalan A. Mohajer, Kanada?da yap�lan AECL Toplant� Raporu, 27 Kas�m 1998 45- Prof Dr. Enis �ks�z, Akdeniz Postas� Haftal�k Gazetesi?nde yay�nlanan r�portaj, 3 Kas�m 1997 46- ��z�m N�kleer Enerji, Prof. Dr. Ramazan Mirzao�lu, T�rkeli Gazetesi, 5 Nisan 1996 47- MHP Atom Bombas� �stiyor, Yeni Biny�l Gazetesi, 30 Aral�k 1999 48- Siyasi Partiler N�kleer Enerji Konusunda Ne D���n�yor?, RP ad�na Cevat Ayhan?�n tebli�i, Uluslar aras� N�kleer Teknoloji Kurultay� Kitab�, Yay�n No:168, 15 Ekim 1993, S:235 49- T�rkiye?de N�kleer Bilimler ve N�kleer Teknoloji, Prof. Dr. Ahmet Y�ksel �zemre, M�hendislik ve Makine Dergisi, Say� : 404, Eyl�l 1993, S: 12 50- Devletin Yaratt��� Paranoya; �ki Y�l Sonra Her Yer Karanl�k, Nokta Dergisi, 11 Haziran 1995 51- Resmi Talep Tahminlerine Dayanarak Kurulacak Bir Politika, Yan�lt�c� Olacakt�r, G�ltekin T�rko�lu, Kaynak Elektrik Dergisi, 1994/4 52- Yurdumuzda Elektrik Y�netimi, Yanl��lar, Do�rular, Dr. Beh�et Y�cel, Kaynak Elektrik Dergisi, 1993/5 53- DPT M�ste�arl���?n�n ETKB?na hitaben yaz�lm��, M�ste�ar Orhan G�venen imzal� 11 Ekim 1999 tarihli yaz� 54- Do�al Gazda Suni Kriz, ANAP eski Milletvekili ve BOTA� eski Genel M�d�r� Hayrettin Uzun, Yeni �afak Gazetesi, 2 Aral�k 1999 55- Erbakan Kaz���, Radikal Gazetesi, 6 Ocak 2000 56- Cumhurba�kan� Sn. S�leyman Demirel?in, 27-29 May�s 1999 tarihlerinde Ankara?da d�zenlenen ?S�rd�r�lebilir Kalk�nmada Daha Temiz Enerji Sistemlerinin Rol�? ba�l�kl� Uluslararas� konferanstaki konu�mas�n�n �zeti, Kaynak Elektrik Dergisi, Haziran 1999 57- N�kleer ��in Erken, Dr. Erkut Y�cao�lu ile yap�lan r�portaj, Milliyet Gazetesi, 20 Aral�k 1996 58- N�kleer Santral �halesi Bu Kadro �le Olmaz, Prof. Dr. Osman Kemal Kadiro�lu, Elektrik&Elektronik Dergisi, Say�: Mart 1999, S:19 59- �nce Teknoloji Sonra Santral, Prof. Dr. �arman Gencay, Yeni Y�zy�l Gazetesi, 7 A�ustos 1996 60- Akkuyu Santrali ve Deprem, Dr. Beh�et Y�cel, Kaynak Elektrik Dergisi, 1998/9 61- G�ng�r Bozkurt?un �T� Y�ksek M�hendisler Birli�i taraf�ndan 1998 y�l�nda Ankara?da d�zenlenen ?N�kleer Enerji Paneli? bant ��z�m notlar� 62- N�kleer Enerji ve N�kleer Santrallar, Suphi �ahin, TEK Yay�n�, 1985, S:10-8 63- T�rkiye?nin Hidroelektrik Potansiyeli, Vural Selcan, Enerji D�nyas� Dergisi, Ekim 1985, S:16-17 64- T�rkiye Elektrikte Bir Krize Do�ru mu Gidiyor?, Emine N. Aybar, Enerji D�nyas� Dergisi, Ekim 1997, S:19 65- N�kleer Santrallarda G�venlik, Dr. Aybars G�rp�nar, Teknik �leti�im Dergisi, 1996 66- T�rkiye Deprem B�lgesi Haritas� De�i�meli midir?, T�rk M�hendislik Haberleri, 1999/4, S:32 67- T�rkiye?deki N�kleer Reakt�rlerdeki Potansiyel Bir Kazaya ili�kin Riskin Analizi ve G�rselle�tirilmesi, John Taylor ve Stuart Ramsden, Avusturalya Ulusal �niversitesi. Greenpeace i�in 1998 y�l�nda Kimyasal Ta��n�m Modeli ANU-CTM kullan�larak haz�rlanm�� rapor 68- �evresel Etki De�erlendirmesi A��s�ndan N�kleer Santraller �le �lgili Mevzuat, �rfan �nal, ME.�. M�hendislik Fak�ltesi Derlemeler Dizisi 3, Akkuyu N�kleer Santral� �zel Say�s� 69- N�kleer Santral Kurulmas� Planlanan Akkuyu?nun Do�al �zellikleri, Prof. Dr. G�ng�r Uzun, TMMOB 1996 T�rkiye Enerji Sempozyumu Bildirisi 70- K�z�l Danny?den ince mesajlar, Radikal Gazatesi, 9 Aral�k 1999 71- AB?nin n�kleer enerji ��kmaz�, D�nya Gazetesi, 7 Aral�k 1999 | ||||||||||||||||||
|
This page has been visited times. |